Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21423 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 6790 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :İstanbul 14. Aile MahkemesiTARİHİ :23.01.2014NUMARASI :Esas no:2012/518 Karar no:2014/58 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı (koca) tarafından velayet ve lehine hükmedilen manevi tazminatın miktarı yönlerinden; davalı-davacı (kadın) tarafından ise kusur belirlemesi, tazminatlar, velayeti kendisine verilen küçük yararına hükmedilen iştirak nafakasının miktarı ile kişisel ilişki süresi yönlerinden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-davalı (koca)'nın tüm, davalı-davacı (kadın)'ın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece; boşanmaya neden olaylarda davalı-davacı (kadın)'ın davacı-davalı (koca)'ya oranla daha fazla kusurlu olduğu kabul edilerek boşanmaya ve koca yararına manevi tazminata karar verilmiştir. Ön inceleme aşaması tamamlanıncaya kadar taraflarca usulüne uygun şekilde ileri sürülmeyen vakıalar, karşı tarafın açık muvafakati ya da ıslah olmadığı sürece hükme esas alınamaz. Gerçekleşen bu durum karşısında; aşırı kıskanç tavırlar gösteren davalı-davacı (kadın)'ın bu kusuruna karşılık davacı-davalı (koca)'nın da eşine karşı hakaret ve tehditlerde bulunduğu, onu istemediğini söylediği, hasta olan müşterek çocukla ilgilenmediği, birlik görevlerini yerine getirmediği, müşterek evdeki eşyaları alarak evi boşalttığı anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu hale göre boşanmaya neden olan olaylarda davacı-davalı (koca)nın kusurunun daha ağır olduğunun kabulü gerekir. Kusur durumu böyleyken, mahkemece davalı-davacı (kadın)'ın ağır kusurlu kabul edilmesi ve buna bağlı olarak yasal şartları (TMK md. 174/2) oluşmadığı halde davacı-davalı (koca) yararına manevi tazminata hükmedilmesi ve yasal şartları (TMK md 174/1-2) gerçekleştiği halde davalı-davacı (kadın)'ın maddi ve manevi tazminat isteklerinin reddi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmi 3-Velayeti anneye verilen müşterek çocuk Emir Özer ile baba arasında her ayın 1., 3. ve 4. hafta sonlarında düzenlenen kişisel ilişki annenin velayet görevini gereği gibi yerine getirmesine engel olacağı gibi, eve bağımlı hale getirecek niteliktedir. Daha uygun süreli kişisel ilişki tesisi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi de doğru görülmemiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle kusur belirlemesi, tazminatlar ve kişisel ilişki yönlerinden davalı-davacı (kadın) yararına BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz ilam harcının temyiz eden Faruk'a yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna 123.60 TL temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatıran Esra'ya geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.