Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21337 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 20898 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ :Kandıra Asliye Hukuk (Aile) MahkemesiTARİHİ :2.6.2010NUMARASI :Esas no:2010/90 Karar no:2010/266Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Davacı tanıklarının beyanlarında geçen olaylardan sonra tarafların bir araya geldikleri ve evlilik birliğini devam ettirdikleri anlaşılmaktadır. Barışmadan sonra yeni bir olayın varlığı iddia edilmiş ise de; davacının şikayeti üzerine Kandıra Cumhuriyet Başsavcılığında yapılan soruşturmada, hakaret ve tehdit iddiası kanıtlanamadığından kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiş, böylece yeni bir olayın varlığı da kanıtlanamamıştır. Türk Medeni Kanununun 166/1-2 maddesi uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Oysa dinlenen davacı tanıklarının sözlerinin bir kısmı Türk Medeni Kanununun 166/1 maddesinde yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olup, bir kısmı ise, sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibarettir. Bu itibarla davanın reddi gerekirken delillerin takdirinde hataya düşülerek yetersiz gerekçe ile boşanmaya karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.