MAHKEMESİ :Sarıyer Aile MahkemesiTARİHİ :5.5.2010NUMARASI :Esas no:2006/602 Karar no:2010/591Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı (koca) tarafından; kadın yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminat yönünden; davalı-karşı davacı (kadın) tarafından ise; kocanın boşanma davası, lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminatın miktarları, yoksulluk ve tedbir nafakası yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 08.02.2012 günü duruşmalı temyiz eden davalı-karşı davacı S.G.. ile vekili Av. A. T.. ve karşı taraf temyiz eden davacı-karşı davalı M.G.. vekili Av. F.T.. geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle hükümde davalı-karşı davacı yararına da vekalet ücreti takdir edildiğine göre, mahkemece davalı kadın tarafından açılan Türk Medeni Kanununun 166/son maddesine dayanan karşı boşanma davasının da kabul edildiğinin anlaşılmasına, davalı-karşı davacı (kadın) 'ın, yurtdışında gösterdiği tanığın, "kocanın bir başka kadınla birlikte yaşadığı ve ekonomik ve sosyal durumu hakkında" beyanda bulunacağının bildirilmesi karşısında bu hususlar yeterince açıklığa kavuştuğundan, dinlenmemiş olmasının sonuca etkili bulunmamasına göre, davalı-karşı davacı (kadın)'ın tüm, davacı-karşı davalı (koca)'nın ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.2-Boşanmada manevi tazminatın amacı, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın, bozulan ruhsal dengesini telafi etmek, manevi değerlerindeki eksilmeyi karşılamaktır. Onun için, kişilik haklarını ihlal eden fiille, tazminat miktarı arasında makul bir oranın bulunması gerekir. Bir tarafın zenginleşmesine yol açacak sonuçlar doğurur miktarda manevi tazminat takdiri, müesseseyi amacından saptırır. Hakim, tazminat miktarını saptarken, bir yandan kişilik hakları zedelenen tarafın, ekonomik ve sosyal durumunu ve boşanmada kusurunun bulunup bulunmadığını ve varsa kusur derecesini, fiilin ağırlığını; öbür yandan da, kişilik haklarına saldırıda bulunanın kusur derecesini, ekonomik ve sosyal durumunu göz önünde bulundurmak zorundadır. Açıklanan ilkeler gözetildiğinde davalı-karşı davacı (kadın) yararına takdir edilen manevi tazminat miktarı orantısız ve çoktur. Daha uygun miktarda tazminat takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple manevi tazminat yönünden BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda l. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, duruşma için takdir olunan 900 TL. vekalet ücretinin Sıdıka'dan alınıp Mehmet'e verilmesine, aşağıda yazılı harcın Sıdıka'ya yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna ve 73.90 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcını yatıran Mehmet Nazmi'ye geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.