Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20658 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 4335 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : Karabük Aile MahkemesiTARİHİ : 06/11/2014NUMARASI : 2013/490-2014/516 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, velayet, davalı kadın lehine hükmedilen vekalet ücreti yönünden, davalı kadın tarafından ise hükmün tamamına yönelik olarak temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 09.11.2015 günü duruşmalı temyiz eden davalı Z.. G.. ile vekili Av. F.. D.. ile karşı taraf temyiz eden davacı A. S. G. ile vekili Av. M. T. geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle mahkemece kusur olarak kabul edilen erkeğin eşine uyguladığı iddia edilen hakaret ve şiddet eylemi nedeniyle kamu davası açılmış ise de bu eylemlerin suç tarihinin dava tarihinden sonra olduğu bu sebeple bu davranışların kusur belirlemesine esas alınması doğru değil ise de evlilik birliği içerisinde erkeğin eşine hakaret edip, fiziksel şiddet uyguladığının kanıtlanmış olduğu ve mahkemece belirlenen tarafların diğer kusurlu davranışları da gerçekleşmiş olup davacının davalıya göre daha fazla kusurlu olduğunun anlaşılmasına, davalının davaya itirazının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu, evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmadığının, bu sebeple Türk Medeni Kanununun 166/2. maddesi şartlarının gerçekleşmiş bulunduğunun anlaşılmasına göre, davalı kadının tüm davacı erkeğin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.2-Davacı erkeğin açtığı boşanma davası kabul edilerek tarafların boşanmalarına karar verildiği halde, davalı kadın tarafından açılmış bir dava ya da karşı dava olmadığı halde, davalı yararına vekalet ücreti takdir edilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple davalı yararına hükmedilen vekalet ücreti yönünden BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, duruşma için taktir olunan 1.100,00 TL. vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, aşağıda yazılı temyiz ilam harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna 123.60 TL temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatıran davacıya geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.