Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20434 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 19740 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ :Malkara Asliye Hukuk (Aile) MahkemesiTARİHİ :16.03.2010 NUMARASI :Esas no:2008/432 Karar no:2010/92Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kocanın boşanma davası, tazminatlar, nafakalar ve ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacı-davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.2-Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere boşanmaya neden olan olaylarda taraflar eşit kusurlu olup, davacı-davalı kadının boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği sabit olmuş ve Türk Medeni Kanununun 175. maddesi koşulları kadın lehine gerçekleşmiştir. Koca çalışabilecek durumda olduğuna göre sırf işsiz olması kendisini nafaka yükümlülüğünden kurtarmaz. Mahkemece davacı-davalı kadın lehine kocanın mali gücüne uygun miktar yoksulluk nafakası takdiri gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.3-Boşanma veya ayrılık vukuunda çocuk kendisine tevdi edilmemiş taraf gücüne göre onun bakım ve eğitim giderlerine katılmakla yükümlüdür. (TMK.md.182) Bu hususu hakim görevi gereği kendiliğinden dikkate alması gerekmektedir. O halde velayeti temyiz edene tevdi edilen çocuk için iştirak nafakasına hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi usul ve yasaya aykırıdır.4-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK. md.186/1) geçimine, (TMK md.185/3) malların yönetimine (TMK. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK.md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorundadır (TMK.169). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davacı-davalı kadın ve müşterek çocuk yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. 5-Toplanan delillerden davacı-davalıya ait 1 set takımı ile 6 adet bileziğin koca tarafından ileride iade edilmek koşuluyla alınıp bozdurulduğu anlaşılmaktadır. Davalı-davacı koca bunları iade ettiğini de kanıtlayamamıştır. O halde 1 set takımı ile 6 adet bilezikle ilgili talebin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2, 3, 4. ve 5. bentlerde gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin yukarıda l. bentte gösterilen nedenlerle ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.