MAHKEMESİ :Karaburun Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi TARİHİ :2.3.2010NUMARASI :Esas no:2009/48 Karar no:2010/15Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Aksine ciddi ve inandırıcı delil ve olaylar bulunmadıkça asıl olan tanıkların gerçeği söylemiş olmalarıdır. (6100 s.HMK.m.255) Akrabalık veya diğer bir yakınlık başlı başına tanık beyanını değerden düşürücü bir sebep sayılmaz. Dosyada davacı tanıklarının olmamışı olmuş gibi ifade ettiklerini kabule yeterli delil ve olgu da yoktur. O halde davacı tanıkları Julide ve Yüksel'in beyanlarında geçen eşine hakaret eden, birlik görevlerini yerine getirmeyen, başkasıyla ilişkisi olduğu yönünde söylenti çıkaran davalı kadın yanında, eşinin mali ihtiyaçlarını karşılamamak suretiyle birlik görevlerini yerine getirmeyen davalı kocanın az da olsa kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Bu husus dikkate alınmadan Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesi koşulları oluştuğu halde boşanma davasının reddi doğru değildir.SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma sebebine göre davalının tedbir nafakasına yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.