MAHKEMESİ :Bakırköy 10. Aile MahkemesiTARİHİ :21.07.2010NUMARASI :Esas no:2009/373 Karar no:2010/625Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur ve nafaka yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle toplanan delillerden davalının kocasına hakaret içeren mesajlar gönderdiği, davacının da eşine hakaret ettiği onu evden kovduğu, evlilik birliğinin sarsılmasına neden olan olaylarda tarafların eşit kusurlu bulundukları anlaşılmış olmasına göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı kadın için 15.09.2009 tarihli celsede dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 800.00 TL tedbir nafakası takdir edilmiş, bu nafaka 15.10.2009 tarihinde aylık 500.00 TL'ye indirilmiştir. Mahkemenin kısa kararında 15.10.2009 tarihi itibarıyla aylık 500.00 TL'ye indirilen tedbir nafakasının hükmün kesinleşme tarihine kadar devamına karar verilmişken, gerekçeli kararda 15.09.2009 tarihinde davalı kadın yararına takdir edilen aylık 800.00 TL tedbir nafakasının hükmün kesinleşme tarihine kadar devamına hüküm kurulmak suretiyle kısa ve gerekçeli karar arasında çelişki yaratıldığı gibi gerekçeli kararın 2. bendinde taraflar karşılıklı olarak birbirlerinden nafaka istemediklerinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına denildikten sonra, hükmün 3. bendinde davalı kadın yararına tedbir ve yoksulluk nafakası takdir edilerek gerekçeli kararın hüküm fıkrasında kendi içinde çelişki yaratılmıştır.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 294/3. maddesi uyarınca, hükmün tefhimi, her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz. (6100 s. HMK. m.298/2) Buna göre, tefhim edilen hüküm sonucu yanlış da olsa, gerekçeli kararın, tefhim edilen hüküm sonucuna uygun düzenlenmesi gerekmektedir. Yanlışlık ancak temyiz kanun yoluna başvurulması ve kararın bozulması halinde düzeltilebilir. Tefhim edilen ve duruşma tutanağına geçirilen hüküm sonucu ile gerekçeli karar arasındaki aykırılık diğer yönler incelenmeden tek başına bozma sebebi olur. O halde mahkemece yapılacak iş, l0.4.l992 tarihli 7/4 sayılı içtihadı birleştirme kararı ve Hukuk Muhakemeleri Kanununun 298/2. maddesi gözetilerek yeniden karar oluşturmaktan ibarettir.SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda yukarıda 2. bentte gösterilen nedenle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan yönlerin yukarıda 1. bentte gösterilen nedenle ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın davalı'ya yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna ve 73.90 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcını yatıran davacı'ya geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.