MAHKEMESİ :Elazığ 1.Aile MahkemesiTARİHİ :14.02.2013 NUMARASI :Esas no: 2012/122 Karar no:2013/141 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı (kadın) tarafından; davacı-davalı (koca)'nın kabul edilen davası, tazminatlar ile velayeti tarafına verilen çocuklar için hükmedilen, tedbir ve iştirak nafakasının miktarı, yoksulluk nafakası ile tedbir nafakasının kadırılması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı (kadın)'ın aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-davalı (koca) boşanmanın yanı sıra Elazığ 2. Aile Mahkemesi'nin 2011/55 esas, 2011/624 karar sayılı dosyasında davalı-davacı (kadın) ve ortak çocuk lehine hükmedilen nafakaların kaldırılmasını da talep etmiştir. Bu talep boşanmanın eki niteliğinde olmayıp, bağımsız bir talep olduğundan, ayrıca nispi harca tabidir. Mahkemece davacı-davalı (koca)'ya nispi harcı tamamlaması için (Harçlar Kanunu md. 30-32 ) süre verilmesi, yatırması halinde deliller toplanarak gerçekleşecek sonucu uyarınca karar verilmesi; tamamlanmadığı takdirde ise, anılan Harçlar Kanunu'nun 30. maddesinde gösterilen usulde işlem yapılması gerekirken harç eksikliği tamamlattırılmadan isteğin esasına girilerek davanın esası hakkında karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. 3-Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesi uyarınca boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Mahkemece davacı-davalı (koca)'nın davasının kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davalı-davacı kadının boşanmayı gerektirir kusurlu bir davranışının kanıtlanamadığı anlaşılmaktadır. Bu itibarla davacı-davalı kocanın davasının reddi gerekirken delillerin takdirinde hataya düşülerek yetersiz gerekçe ile kocanın davasının kabulü usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. 4-Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden davalı-davacı (kadın)'ın sağlık sorunları nedeni ile işten ayrılmak zorunda kaldığı anlaşılmaktadır. Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz. (TMK.m.175) Toplanan delillerle, boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-davacı (kadın) daha ağır kusurlu olmadığı, her hangi bir geliri ve malvarlığının bulunmadığı, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği gerçekleşmiştir. O halde, davalı-davacı (kadın) yararına geçimi için uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekirken isteğin reddi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2., 3. ve 4. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.