Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 19102 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 18104 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ :Manisa l. Aile MahkemesiTARİHİ :10.06.2010 NUMARASI :Esas no:2007/410 Karar no:2010/371Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kocanın boşanma davası, tazminatlar ve nafaka miktarı yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacı-davalının nafaka miktarına yönelik temyiz itirazları yersizdir.2-Davacı-davalı kadın akıl hastalığı nedeniyle Türk Medeni Kanununun 405. maddesi gereğince kısıtlanmıştır. Davalı -davacı kocanın akıl hastalığına dayalı boşanma davası bulunmamaktadır. Davacı-davalı kadının geçimsizliğe neden olan eylemleri iradi olmadığından, kendisine kusur izafe edilemez. Açıklanan nedenlerle davalı-davacı kocanın Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesine dayalı boşanma davasının reddi gerekirken yazılı şekilde kabulü doğru değildir.3-Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda eşini evden kovan davalı -davacı koca tamamen kusurludur.a) Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz ya da daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini, 186. maddesi, eşlerin evi birlikte seçeceklerini, birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılacaklarını öngörmüştür. Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin diğerinden daha ziyade ve eşit kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK.md,4 BK.md.42 ve 44 ) dikkate alınarak davacı-davalı kadın yararına uygun miktarda maddi tazminat verilmelidir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir. b)Türk Medeni Kanununun 174/2 maddesi, boşanmaya sebebiyet vermiş olan olaylar yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olandan manevi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davacı-davalı kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (TMK. md.4 BK. md. 42,43,44,49) dikkate alınarak davacı-davalı kadın yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir.S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün 2, 3/a, 3/b bendinde gösterilen nedenlerle kocanın boşanma davasının kabulü, tazminatlar yönünden BOZULMASINA, nafaka miktarına yönelik temyiz itirazlarının ise yukarıda l. bentte gösterilen nedenlerle ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcın yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.