Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 1858 - Karar Yıl 2009 / Esas No : 21488 - Esas Yıl 2007
MAHKEMESİ :Bağcılar Aile MahkemesiTARİHİ :23.11.2005NUMARASI :Esas no: 2004/808 Karar no: 2008/1450Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Tebligat tebliğ yapılacak kişiye bilinen en son adresinde yapılır. (Tebligat Yasası md. 10) Tebliği alacak kişi bu adreste bulunmamışsa tebliğ memuru bulunabileceği yeri araştırır. Bulamazsa durumu, mahalle. köy muhtarlarına doğruluğunu onaylatmak suretiyle tespit eder. (T.Y. md. 28) Durum, tebliği çıkaran kuruluşa bildirilir. İlgili kuruluş, tebliği alacak kişi memursa ve esnaf ise adreslerini mensubu oldukları teşkilatlardan, avukatların adresini barodan, Adliye Bakanlığından ve nüfusa kayıtlı olduğu yerden sorarak öğrenmeye çalışır. (Tebligat Tüzüğü md. 13) Tebligat Tüzüğünün 13. maddesine göre yapılan soruşturmaya rağmen ikametgahı, oturduğu yer veya işyeri bulunamamış ise o halde kişinin adresinin meçhul olduğu kabul edilerek (Teb. Tüz. md. 46) ilanen tebliğe karar verilebilir. Ancak belirtilen soruşturma biçimi sınırlayıcı değildir. Nitekim aynı maddenin ikinci fıkrasında bu durum açıklığa kavuşturulmuş, tebligatı çıkaran merciin lüzum görmesi halinde adres soruşturmasını özel kuruluşlardan, dairelerden de yapması gereği ilk cümlede vurgulanmıştır. Belirtilen özel ve resmi kuruluşların içinde adres tespitinin yapılabileceği Nüfus, Tapu İdareleri, Belediye, Sivil Savunma gibi kuruluşlarda vardır. Davada savunma hakkıyla sıkı sıkıya ilişkili olan adres araştırmasının zabıtaya yaptırılan bir inceleme ile sınırlı tutulması savunma hakkının kısıtlanmasına yol açabilecek bir durum yaratabilir.O halde adres araştırmasının geniş bir çerçeve içinde ele alınması soruşturmanın çok yanlı yapılması gerekir. İlan kendisine tebligat yapılacak kimsenin öğrenmesini en uygun şekilde ulaşacağı umulan bir gazete ile yapılır. (Teb. Tüz. md. 47/2.) Ayrıca varsa tebliği çıkaran merciin bulunduğu yerdeki yerel gazetelerden birine de ilan verilir.Belirtilen inceleme ve soruşturmayı kapsamayan adres araştırmasıyla yetinilerek adresin meçhul olduğunun kabul edilmesi ve bunun sonucu olarak tebligatın ilanen yapılması savunma hakkını kısıtlayan önemli bir usul hatasıdır. İlanen tebligat en son başvurulacak bir çaredir. O nedenle adres araştırılmasının titizlikle ve kararlılıkla yapılması zorunluluğu açıktır. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 73. maddesi uyarınca taraflar usulüne uygun olarak iddia ve savunma için mahkeme çağrılmadıkça haklarında hüküm kurulamaz. Olayımızda davalının usulüne uygun olarak çağrılmadığı, savunma hakkının kısıtlandığı anlaşıldığından yokluğunda yapılan tahkikat sonunda oluşturulan hüküm bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyize konu hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair yönlerin incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.