Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17789 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 15780 - Esas Yıl 2009





MAHKEMESİ :İzmir 1. Aile MahkemesiTARİHİ :08.07.2009 NUMARASI :Esas no: 2009/43 Karar no:2009/621Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.1-Mahkemece, davalıya tüm delillerini bildirmesi için 12.02.2009 tarihli celsede, 10 gün kesin mehil verilmiş, davalı tanıklarının dinlenilmelerinin bilahare düşünülmesine karar verilerek duruşma 05.03.2009 gününe bırakılmıştır. Davalı, 24.02.2009 tarihinde delil listesini sunmuştur. Mahkeme, 05.03.2009 tarihli oturumda, "davalı tanıklarını hazır ettiğinde dinlenilmesine veya miktarlarını belirttiği tanık ücreti ve tebligat masrafını yatırmasına, aksi halde taleplerinden vazgeçmiş sayılmasına" karar vermiş, yargılama 31.03.2009 tarihine bırakılmıştır. 31.03.2009 tarihli oturumda, davalı tanıklarının hazır olup olmadığı tespit edilmeden, davalının delil listesini süresinde vermeyişi ve geçen celsede de tanıklarını hazır etmemesi dikkate alınarak davalı tanıklarının dinlenilmesine mahal olmadığına karar vermiştir. Kesin mehil yargılamanın süratle yapılması amacına uygun olarak verildiği takdirde hüküm ifade eder. Birinci verilen kesin mehilde, duruşma gününe kadar verilen süre içinde tanıkların dinlenmesine yönelik yapılması gereken usuli işlemler için herhangi bir ara kararı yoktur. Mahkemece, tanıkların dinlenilmesi için gerekli işlemlere 05.03.2009 tarihli oturumdan sonraki dönemde başlanacaktır. O halde, mahkemece verilen kesin mehil usulüne uygun bir mehil olmadığından sonuç doğurmaz. Davalının dinlenilmesinden açıkça vazgeçmediği tanıklarının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 253. ve devamı maddeleri uyarınca dinlenilmeden karar verilmesi savunma hakkının kısıtlanması sonucunu doğurur. Eksik inceleme ile karar verilmesi doğru değildir.2-Davalının ziynetleri hakkında usulüne uygun başvurma harcını vererek açmış olduğu bağımsız yahut karşılık davası yoktur. Davalının sonradan 12.02.2009 tarihinde nispi harç yatırmış olması cevap lahiyasını karşı dava haline getirmez. Bu bakımdan usulüne uygun açılmış bir karşı dava bulunmadığı gözetilmeden kesin hüküm oluşturacak şekilde ziynet talebinin reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1.ve 2.bentlerde açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.