MAHKEMESİ :Yenice Asliye Hukuk (Aile) MahkemesiTARİHİ :17.12.2013 NUMARASI :Esas no:2012/160 Karar no:2013/132 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, manevi tazminatın miktarı, reddedilen ziynetler ve mal rejiminin tasfiyesi talebi yönünden; davalı koca tarafından ise, kadına verilen manevi tazminat, yoksulluk nafakası ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1 Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle mahkemece, davacı ile velayeti davacı anneye verilen müşterek çocuk için takdir edilen nafakaların dava tarihinden hüküm kesinleşinceye kadar tedbir, hüküm kesinleştikten sonra yoksulluk ve iştirak nafakası olduğunun anlaşılmasına göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Davacı kadın dava dilekçesinde boşanma isteği ile birlikte, mal rejiminin tasfiyesini de talep etmiş, mahkemece gerekçe belirtilmeksizin bu talebin reddine karar verilmiştir. Bu talep, boşanmanın eki niteliğinde olmayıp, ayrıca nispi harcı gerektirir. Yatırılan başvuru harcı dava dilekçesindeki tüm talepleri karşılar. Mal rejiminin tasfiyesine yönelik talebin incelenebilir hale gelmesi için mal rejiminin sona ermesi gerektiği ( TMK.md.225/2) dikkate alınıp bu talep yönünden davanın tefriki ile boşanma davasının sonucunun beklenilmesi gerekmekte ise de; tarafların boşanmalarına ilişkin hükmün temyiz edilmemek suretiyle kesinleştiği, bu durumda kadının mal rejiminin tasfiyesine ilişkin talebinin incelenebilir hale geldiği gözetilerek, davacı kadına taleple ilgili taşınmazların değerini açıklattırıp, bu değer üzerinden nispi harcın tamamlattırılması (Harçlar Kanunu md.30-32) ve bu hususta taraflara delil ibraz etmeleri için mehil verilip, gösterdikleri taktirde delilleri toplanıp sonucuna göre bu talebin esası hakkında karar verilmesi gerektiği halde, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. 3-Mahkemece, boşanma sebebi olarak kabul edilen olaylar, kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığı ve bu nedenle Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesi koşulları oluşmadığı halde; davacı kadının manevi tazminat isteminin reddi yerine yazılı gerekçelerle kabulüne karar verilmesi isabetsiz olup; bozmayı gerektirmiştir. 4-Davacı kadının, ziynet alacağına ilişkin talebi reddedildiği halde, davada kendisini vekil ile temsil ettiren davalı koca yararına bu talebin reddi nedeniyle karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince nispi vekalet ücreti takdir edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi de doğru görülmemiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple mal rejiminin tasfiyesi talebi yönünden davacı kadın yararına, 3. ve 4. bentlerde gösterilen sebeplerle ise manevi tazminat ve vekalet ücreti yönünden davalı koca yararına BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.