MAHKEMESİ :Adana 6. Aile MahkemesiTARİHİ :25.06.2009 NUMARASI :Esas no:2008/450 Karar no:2009/649Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, tazminatlar ve yargılama giderleri yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.1-Dava, Türk Medeni Kanununun 166/1.maddesi uyarınca boşanmaya yönelik olduğu halde, koşullarının oluşmadığı gözetilmeden Türk Medeni Kanununun 166/3.maddesi uyarınca boşanma hükmü kurulmuş, hükümde yasal bir gerekçeye de yer verilmemiştir.Mahkemelerin her türlü kararının gerekçeli olması Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 141.maddesi gereğidir. Gerekçede nelerin bulunması gerektiği Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 388/3.maddesinde gösterilmiştir.Mahkeme kararında delillerin tartışılması, ret ve üstün tutulma sebepleri, sabit görülen vakalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebebin kararda gösterilmesi zorunludur. Açıklanan yönler gözetilmeden Yargıtay denetimine olanak vermeyecek biçimde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır. Ancak bu yön temyiz edilmediğinden bozma nedeni yapılmamış yanlışlığa değinilmekle yetinilmiştir.2-Temyiz nedenlerine ilişkin incelemeye gelince;a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı kocanın eşine ihtar göndererek eve dönmesini istediği, bu nedenle kadından kaynaklanan davranışları affettiği, en azından hoşgörü ile karşıladığının anlaşılmasına ve toplanan delillerden evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda birlik görevlerini yerine getirmeyen davalının kusurlu bulunduğu anlaşıldığından ve davalıdan kaynaklanan davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde bir olayın da varlığı da kanıtlanamadığından aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yersizdir. b-Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz ya da daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini, 186. maddesi, eşlerin evi birlikte seçeceklerini, birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılacaklarını öngörmüştür. Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin diğerinden daha ziyade ve eşit kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK.md,4 BK.md.42 ve 44 ) dikkate alınarak davacı kadın yararına uygun miktarda maddi tazminat verilmelidir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir. c-Dava kabul edildiği halde yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmemesi usul ve yasaya aykırıdır.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2/b-c bentlerinde gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, temyize konu diğer yönlerden ise yukarıda 2/a bendinde gösterilen nedenlerle ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.