Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17160 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 15990 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ :Ayvalık Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi TARİHİ :24.3.2010NUMARASI :Esas no:2009/519 Karar no:2010/153Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dosya içindeki tebliğ belgesinden davalı koca adına çıkarılan duruşma gün ve saatini bildirir davetiyeye dava dilekçesi yerine tevzi formu eklendiği gibi davalı adına işyerine çıkarılan tebligatın muhatabın bu yerde bulunmadığı gereçesiyle birlikte sakin oğlu Serhat'a tebliğ edildiği görülmektedir. bu durumda Tebligat Kanununun 17. maddesi uyarınca "belli bir yerde devamlı olarak meslek ve sanatını icra edenler, o yerde bulunmadıkları taktirde tebliğ aynı yerdeki daimi memur veya müstahdemlerinden birine yapılır" hükmü dikkate alındığında, tebliğ alan davalının oğlu Serhat'ın tebligat şerhindeki açıklanan sıfatı gözetildiğinde; davalıya yapılan tebligat geçersizdir. Davanın tarafına usulünce tebligat yapılmadan yokluğunda davanın esası hakkında karar verilmiş olması; tarafın adil yargılanma hakkı (TC. Anayasası m.36) kapsamındaki hukuki dinlenilme hakkının (6100 s. HMK.m.27) kısıtlanması ve eksik inceleme sonucunu doğrur. Bu durum karşısında dava dilekçesi içermeyen tebligat geçersizdir. Mahkemece davalıya yeniden dava dilekçesi ve duruşma gününün tebliğinin sağlanması; varsa göstereceği delillerin toplanması, toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilip gerçekleşecek sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken; eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ:Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma gerekçesine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.