Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16847 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 13461 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ :İstanbul 2. Aile MahkemesiTARİHİ :23.03.2011NUMARASI :Esas no:2005/851 Karar no:2011/219Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma" davası ile daha evvelce açılan "ayrılığa" ilişkin davaların birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm; taraflarca süresinde verilen dilekçelerle duruşmalı inceleme yapılması talebiyle temyiz edilmekle, duruşma için belirlenen 13.03.2012 günü duruşmalı temyiz eden davalı-karşı davacı B. A. vekili avukat Ş.D.O. ile yine duruşmalı temyiz eden davacı-karşı davalı M. O.A. vekili Avukat T.K.ve yasal danışman K. H.geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:Davacı-davalı koca hakkında kısıtlama kararı verilmemiş, 10.04.2007 tarihinde yasal danışman atanmış, bu karar 14.03.2011 tarihinde kesinleşmiştir. Yasal danışman atanmış olması, kişinin fiil ehliyetini ortadan kaldırmaz. Davacı-karşı davalının fiil ehliyeti sona ermediğine göre, aynı davadaki vekilinin yasal danışman atanmış olması vekalet ilişkisini de sona erdirmez. Bu bakımdan avukat K.H.'nin "yasal danışman" sıfatıyla temyiz süresi içinde vermiş olduğu 09.06.2011 tarihli dilekçesinde ileri sürdüğü temyiz itirazları, davacı-karşı davalının temyizinin şumülünde kabul edilmiş ve incelenmiştir.1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına göre tarafların aşağıdaki betlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.2- Velayet hakkının kullanılması şarta bağlanamayacağı gibi, velayet sahibinin velayete ilişkin hak ve yetkilerini kısıtlayıcı şekilde düzenleme de yapılamaz. Velayetin eşlerden birine bırakılması kayıt ve şarta bağlanamaz. Bu husus gözetilmeden "müşterek çocuğun İstanbul'da ikamet etmesi, halen eğitim gördüğü okulda ilköğretimini bitirmesi ve lise eğitimini hangi lisede yapacağının mahkemenin bilgi ve onayı dahilinde devam etmesi" şartına bağlanarak velayetin anneye verilmesi doğru olmadığı gibi, anneninvelayet görevini ifa etmesine engel olacak şekilde "her Cumartesi saat 19.00'dan ertesi pazar günü 19.00'a kadar baba ile kişisel ilişki tesisi" de doğru bulunmamıştır.3- Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına ve küçüğün ihtiyaçlarına göre, velayeti anneye bırakılan 08.02.1999 doğumlu müşterek çocuk M.A. için takdir edilen iştirak nafakası çoktur. Mahkemece, Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek daha uygun miktarda iştirak nafakası takdiri gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi de usul ve yasaya aykırıdır.4- Davalı-karşı davacı (kadın); karşı boşanma davasına ilişkin dilekçesinde ve sonradan verdiği 30.04.2011 tarihli dilekçesinde; 10.000.000 Avro senet bedelini, maddi tazminat olarak talep ettiklerini bildirmiş ve tazminat isteklerinin Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi kapsamında olduğunu da açıklamıştır. Boşanma davasıyla birlikte ve bu davanın içinde talep edilen boşanmanın fer'isi niteliğinde olan tazminat istekleri harca tabi olmadığı gibi, kabul veya reddi halinde de vekalet ücretine hükmedilemez. Bu husus gözetilmeden davalı-karşı davacının maddi tazminat isteğinin reddi nedeniyle diğer taraf yararına 94.755 TL. nispi vekalet ücretine hükmedilmesi bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.) ve (4.) bentlerde gösterilen sebeplerle davalı karşı davacı (kadın) yararına, yukarıda (3.) bentte gösterilen sebeple de davacı-karşı davalı (koca) yararına BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, taraf vekilleri duruşmaya geldiklerinden yararlarına duruşma için takdir olunan 900 TL. vekalet ücretinin M.den alınıp B.'ya verilmesine ve 900 TL. vekalet ücretinin de B.dan alınıp M.'e verilmesine, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.