Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16828 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 5177 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Bursa 4. Aile MahkemesiTARİHİ :20.11.2011 NUMARASI :Esas no:2011/944 Karar no:2012/1137Taraflar arasındaki boşanma davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı (koca) tarafından; kusur belirlemesi, velayet, nafakalar, tazminatlar, faiz ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okundu, gereği görüşülüp, düşünüldü:1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışına kalan temyiz itirazları yersizdir.2-Tarafların müşterek çocuğu Nursena’nın yargılama sırasında 27.12.2011 tarihli ara kararıyla anneye teslimine karar verildiğine göre, bu çocuk için dava tarihinden geçerli olmak üzere tedbir nafakası tayin edilmesi doğru olmamıştır.3-Davalının dava sırasında askerde olduğu ve herhangi bir malvarlığının da bulunmadığı bildirilmiştir. Fiili askerlik hizmetinde bulunduğu dönem, tabi olduğu askerlik şubesinden sorularak, askerde olduğu dönemde tedbir nafakası ile sorumlu tutulamayacağı (12.12.1966 tarihli 5/11 sayılı içtihadı bir. kararı) gözetilmeksizin tedbir nafakası konusunda eksik inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.4-Davacı, nafakalar için faizi talebinde bulunmamıştır. Bu husus nazara alınmadan, tayin edilen nafakalara dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi doğru değildir.5-Boşanmanın fer'i niteliğinde bulunan maddi ve manevi tazminat, boşanma hükmünün kesinleşmesiyle muaccel hale geleceğine göre, faize bu tarihten itibaren hükmedilmesi gerekirken, hüküm altına alınan tazminatlara dava tarihinden geçerli olmak üzere faiz yürütülmesi usul ve yasaya aykırıdır.6- Davacının, çalıştığı ve düzenli gelirinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Davalının ise askerlik öncesinde inşaatlarda işçi olarak çalıştığı, tarafların gelirlerinin birbirlerine yakın olduğu görülmektedir. Gerçekleşen bu durum karşında davacı yararına yoksulluk nafakası takdir edilmesi isabetli olmamıştır.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.), (3.), (4), (5.) ve (6.) bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.