MAHKEMESİ :Kartal 2.Aile Mahkemesi TARİHİ :30.12.2008NUMARASI :Esas no:2007/51 Karar no:2008/1129Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hükmün davacı tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden; davalı tarafından da kusur tespiti ve vekalet ücreti yönünden temyizen murafaa icrası suretiyle tetkiki istenilmekle duruşma için tayin olunan 12.10.2010 günü temyiz eden davacı N. K.. ve karşı taraf temyiz eden davalı M. K.. vekili Av. Y.K.. geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışnıda kalan temyiz itirazları yersizdir.2-Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden; davalının eşine fiziki şiddet uyguladığı ve hakaret ettiği anlaşılmaktadır. Davacıya yükenebilecek bir kusur gerçekleşmemiştir. Hal böyleyken davacının, davalıyla aynı oranda kusurlu kabul edilmesi doğru görülmediği gibi, gerçekleşen olaylara göre kusursuz olan davacı yararına; mevcut veya beklenen menfatlerinin boşanma yüzünden zedelenmiş olması nedeniyle uygun miktarda maddi tazminat (TMK.md.174/1) ve kocanın yukarıda belirtilen kusurlu davranışları, davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğundan uygun miktarda manevi tazminat (TMK.m.174/2) takdiri gerekirken, davacının bu isteklerinin reddi de doğru bulunmamıştır.3-Davacının herhangi bir işi geliri ve malvarlığının bulunmadığı boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği gerçekleşmiştir. Mesleğinin olması tek başına yoksulluk nafakası takdirine engel değildir. Türk Medeni Kanununun 175. maddesi koşulları oluşmuştur. Öyleyse davacı yararına uygun miktarda yoksulluk nafakası taktiri gerekirken, isteğin reddi usul ve yasaya aykırıdır.4-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK. md.186/1) geçimine, (TMK md.185/3) malların yönetimine (TMK. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK.md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorundadır (TMK.169). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davacı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. 5-Davacı davalı tarafından işten çıkartılmış olması sebebiyle yoksun kaldığı, kazanç kaybı karşılığı olarak talep etmiş bulunduğu maddi tazminat isteği reddedildiğine göre, boşanmanın fer'isi niteliğinde olmayan bu istek üzerinden davada kendisini vekille temsil ettirmiş olan davalı yararına nispi vekalet ücreti taktir edilmemesi de usul ve yasaya aykırıdır.SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2, 3. ve 4. bentlerde gösterilen sebeplerle davacı yararına, 5. bentte gösterilen sebeple de davalı yararına BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin yukarıda 1.bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, davalı vekili duruşmaya geldiğinden duruşma için takdir olunan 750.00 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.