Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16538 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 3905 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Bakırköy 3. Aile Mahkemesi TARİHİ :30.11.2012 NUMARASI :Esas no:2010/806 Karar no:2012/968Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından ziynet ve eşya alacağı davası, takı para taleplerinin kısmen kabulü ve her bir talep için ayrı ayrı hükmedilen vekalet ücretleri yönünden; davalı tarafından ise ziynet eşya alacağı davası, takı paraları, çeyiz eşya alacağı davası, kusur belirlemesi, davacı lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.2-Davacı kadının çalışmakta iken davanın devamı sırasında sağlık sorunları nedeniyle kendi isteği ile işinden ayrıldığını beyan ettiği anlaşılmaktadır. Dava açıldıktan sonra kendi isteği ile işinden ayrıldığına göre sağlık sorunları nedeniyle ayrıldığına ilişkin iddiasının araştırılıp açıklığa kavuşturulmadan eksik inceleme ile davacı kadın yararına yoksulluk nafakası hükmedilmesi doğru olmamıştır. 3-Mahkemece aynen iadesine, bunun mümkün olmaması halinde bedelinin ödenmesine karar verilen ziynetlerin ve çeyiz eşyalarının değerleri hükümde ayrı ayrı gösterilmemiş, çeyiz eşyalarına yönelik hükümde de bilirkişi raporuna atıf yapılmıştır.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. maddesinin (2). fıkrasında: hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden herbiri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyunadırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği, aynı Yasanın 298. Maddesinin (2.) fıkrasında da, gerekçeli kararın, tefhim edilen hükme aykırı olamayacağı hükme bağlanmıştır. Bu düzenlemeye göre; Dava dilekçesi, bilirkişi raporu gibi herhangi bir belgeye atıf yapılarak hüküm kurulamaz. Gerek tefhim edilen ve zabıtla belirlenen kararda, gerekse buna uygun düzenlenmesi zorunlu gerekçeli kararda hüküm altına alınan eşyanın cins, nitelik, miktar ve değerlerinin ayrı ayrı gösterilmesi ve taraflara yüklenen borç ile tanınan hakkın infazda güçlük çıkarmayacak biçimde belirtilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.4-Dava konusu olan takı paraları; ziynet eşya alacağı ve çeyiz eşya alacağı talebinin reddedilen bölümü üzerinden davalı yararına tek vekalet ücreti verilmesi gerekirken her bir talep yönünden ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi doğru bulunmamıştır. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2, 3. ve 4. bentlerde gösterilen sebeplerle yoksulluk nafakası, çeyiz eşya alacağı ve davalı koca yararına hükmedilen vekalet ücretleri yönünden BOZULMASINA, çeyiz eşya alacağı ve ziynet eşya alacağı yönünden bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, bozma kapsamı ve incelenmeyen hususlar dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda l. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.