Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16120 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 20149 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ :Ankara 11. Aile MahkemesiTARİHİ :16.06.2011NUMARASI :Esas no:2010/465 Karar no:2011/867Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı (koca) tarafından; kusur belirlemesi ve tazminat taleplerinin reddi, davalı (kadın) tarafından ise kusur belirlemesi, nafaka ve tazminat taleplerinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacının tüm, davalının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.2- Davalı kadın yoksulluk nafakası isteminde bulunmuştur. Davalının ekonomik sosyal durum tespitinin yapıldığı tutanakta tezgahtar olarak 600 TL. ücretle çalıştığı belirtilmişse de, davalı tanığı K.Ç. davalının çalışmadığını beyan etmiştir. Dosyada bulunan Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarından davalının 2009/ yılının 5, 6, 7 ve 8. aylarında sigortalı olarak çalıştığı anlaşılmaktadır. Bu durumda davalı kadının düzenli, sürekli ve yeterli bir geliri bulunmadığı ve boşanmayla yoksulluğa düşeceğinin kabulü gerekir.Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz (TMK.m.175). Toplanan delillerle, boşanmaya sebep olan olaylarda davalı kadının daha ağır kusurlu olmadığı, yeterli bir geliri ve malvarlığının bulunmadığı, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği gerçekleşmiştir. O halde, davalı kadın yararına geçimi için uygun miktarda yoksulluk nafakası takdir edilmesi gerekirken, isteğin reddi doğru görülmemiştir.3- Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK. md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK.m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK.m.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorundadır (TMK.m.169). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davalı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle davalı kadın yararına BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın davacıya yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna ve 90.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının davalıya geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.