MAHKEMESİ :Kartal 3. Aile MahkemesiTARİHİ :8.6.2010NUMARASI :Esas no:2009/344 Karar no:2010/764Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, nafakalar, tazminatlar ve yargılama gideri yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.1-Bir kısım davacı tanık beyanlarında geçen olaylardan sonra, davacı davalıyı mahkeme aracılığıyla müşterek haneye davet etmiş, önceki olayları affetmiş, en azından hoşgörü ile karşılamıştır. Terk hukuksal nedenine dayalı bir dava bulunmamaktadır. Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere davalı kadının başkaca kusurlu davranışlarının varlığı kanıtlanamamıştır. Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi koşulları da oluşmadığından davalının kabul beyanı sonuç doğurmaz.(TMK. md. 184/3) Öte yandan dinlenen davalı tanıkları da geçimsizliğe, davacı kocanın eşine şiddet uyguladığı, hakarette bulunduğu ve kusuruna dair bir beyanda bulunmadıkları gibi, dosyaya ibraz edilen raporda da darp ve cebir izine rastlanmadığı belirtilmektedir.Davalı kadının tehdit ve hakaret nedeniyle yaptığı şikayet üzerine Cumhuriyet Savcılığınca soruşturma yapılmış ve kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiştir. Davalının cevap dilekçesinde ileri sürdüğü iddialarını doğrulayan bir kanıt bulunmamasına karşılık, bu iddiaların tamamının sabit kabul edilerek, davacı kocanın tam kusurlu kabul edilmesi de dosya içeriğine uygun düşmemiştir. Bu itibarla Türk Medeni Kanununu 166/1. maddesine dayalı boşanma davasının reddi gerekirken, delillerin takdiri de hataya düşülerek yetersiz gerekçe ile boşanmaya karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. Ne varki; davalı kadın tarafından hüküm boşanma yönünden temyiz edilmediğinden açıklanan hususlar bozma nedeni yapılmamış, yanlışlığa işaret edilmekle yetinilmiştir. 2-Temyiz nedenlerine yönelik yapılan incelemeye gelince;a)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle boşanma davalarında ikinci tanık listesinin verilmesinin mümkün bulunmamasına, davacının tanık listesinde yer almayan Ziynet'in beyanlarının hükme esas alınamayacağının anlaşılmasına göre davacı kocanın aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.b) Davalı ve davacının emekli oldukları, birbirlerine yakın gelirlerinin bulunduğu ve tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına göre sürekli ve yeterli geliri bulunan davalı kadının boşanma nedeniyle yoksulluğa düşmeyeceği anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanununun 175. maddesi koşulları oluşmamıştır. Davalı kadının yoksulluk nafakası isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulü bozmayı gerektirmiştir.c)Davacı kocanın maddi ve manevi tazminat istekleri (TMK. md. 174/1-2) hakkında olumlu ya da olumsuz karar verilmemiş olması da isabetsizdir. d)Davacı kocanın boşanma davasının kabul edilmiş olması karşısında, davacı yararına yargılama gideri ile vekalet ücretine hükmedilmemiş olması ile davalı tarafından yapılan yargılama giderinin davacıya yükletilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2-b,c,d bentlerinde gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerin ise yukarıda 2-a bendinde açıklanan sebeplerle ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.