Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15876 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 10933 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Konya 4. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ :01.03.2011 NUMARASI :Esas no:2010/169 Karar no:2011/84Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:Dava, Türk Medeni Kanununun 617. maddesine dayanan mirasın reddi kararının iptali isteğine ilişkin olup, reddeden mirasçının alacaklısı tarafından açılmış, reddeden mirasçının diğer alacaklısı da davaya müdahil olmuştur. Malvarlığı borcuna yetmeyen mirasçı, alacaklılarına zarar vermek amacıyla mirası reddederse, alacaklıları veya iflas idaresi, kendilerine yeterli bir güvence verilmediği takdirde, ret tarihinden başlayarak altı ay içinde reddin iptali hakkında dava açabilirler (TMK m. 617/1) Bu süre, zaman aşımı süresi olmayıp, hak düşürücü süredir. Düzenlemeye göre, altı aylık dava açma süresi, ret tarihinden itibaren başlayacaktır. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre; davalı, mirasbırakanın 28.05.2007 tarihinde ölümü üzerine, Konya 1. Sulh Hukuk Mahkemesine 01.06.2007 tarihinde başvurarak "mirası kayıtsız koşulsuz reddettiğine" dair beyanda bulunmuş, anılan mahkemece, bu beyanın 29.12.2009 tarihinde tesciline karar verilmiştir. Görülmekte olan dava ise, 18.03.2010 tarihinde açılmış, müdahale talebi ise 01.03.2011 tarihinde kabul edilmiştir. Mirasın kayıtsız koşulsuz reddine ilişkin beyan, tutanakla tespit edilmiş olması (TMK m. 609/3) koşuluyla sulh hakimine ulaştığı andan itibaren sonuç doğurur ve miras bu tarihten itibaren reddedilmiş sayılır. Reddeden mirasçı bu tarihten itibaren mirasçılık sıfatını yitirir. Şu halde ret tarihi, buna ilişkin beyanın sulh hakimine ulaştığı tarihtir. Türk Medeni Kanununun 617/1. maddesinin açık hükmü karşısında, ret tarihi ile davanın açıldığı ve müdahale talebinde bulunulduğu tarihler arasında altı aylık hak düşürücü sürenin geçtiği anlaşılmaktadır. Öyleyse, davanın hak düşürücü süre geçtiğinden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru bulunmamıştır (HGK'nin 28.06.2006 tarihli 464-471 sayılı kararı).SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.