Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15555 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 14327 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ :Çorlu Aile Mahkemesi TARİHİ :3.5.2010NUMARASI :Esas no:2009/574 Karar no:2010/450Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadının boşanma davası, davacı-davalı kocanın katılma alaccağı davası ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.1-Toplanan delillerden davacı-davalı kocanın davalı-davacı eşini tehdit ettiği ve birlik görevlerini yerine getirmediği, davalı-davacı kadının kusurunun kanıtlanamadığı; böylece evlilik birliğini temelinden sarsılmış olmasını gerektiren olaylarda davacı-davalı kocanın tamamen kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davalı-davacı kadın dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, davalı-davacı kadının karşı boşanma davasının kabulü ile boşanmaya (TMK.md. 166/1) karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.2-Davacı-davalı kocanın katılma alacağına ilişkin davasının görülebilmesi için eşler arasında geçerli bulunan edinilmiş mallara katılma rejiminin (TMK.md.218-241) sona ermesi (TMK.md.225) gerekmektedir. Açılan boşanma davası henüz sonuçlanmamıştır. Bu durumda, mahkemece, katılma alacağına ilişkin davanın boşanma davasından ayrılmasına karar verilip, bağımsız olarak görülmesinin sağlanması katılma alacağı davasında ise boşanma davasının sonuçlanmasının beklenilmesi gerekir. Boşanma kararı verildiği ve kesinleştiği takdirde eşler arasında geçerli bulunan edinilmiş mallara katılma rejimi boşanma davasının açıldığı tarihten itibaren (TMK.md.225/2) sona ereceğinden; katılma alacağı davasının esasına girilip inceleme yapılarak gerçekleşecek sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken; yazılı şekilde katılma alacağı istemi yönünden karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir..SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 1. ve 2. bentte gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma sebebine göre davalı-davacı kadının vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine,işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.