MAHKEMESİ :Kayseri 1. Aile Mahkemesi TARİHİ :9.11.2012NUMARASI :Esas no:2012/301 Karar no:2012/857Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı koca tarafından; reddedilen tazminat talepleri ile kadının yararına verilen nafakalar yönünden, davalı kadın tarafından ise; kusur belirlemesi ve reddedilen tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacı kocanın nafakalara yönelik temyiz itirazları yersizdir.2-Tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;a-Dava, 20.04.2012 tarihinde ikame edilmiştir. Taraflar, cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçeleri ile serbestçe, ön inceleme aşamasında ise ancak karşı tarafın açık onayı ile iddia ve savunmalarını genişletebilir veya değiştirebilirler. Ön inceleme aşamasının tamamlanmasından sonra ise diğer tarafın açık onayı ve ıslah dışında iddia ve savunma genişletilemez veya değiştirilemez (HMK.md.141/1). Davacı kocanın, dava dilekçesinde yer almayan, ilk defa ön incelemeden sonra sunduğu 16.7.2012 tarihli dilekçesinde yer alan maddi ve manevi tazminat istekleri talep sonucunun genişletilmesi niteliğindedir. Davalı kadın vekili 3.8.2012 tarihli dilekçesinde talebin genişletilmesine onay vermediklerini açıkça ifade etmiştir. Islah da söz konusu olmadığına göre, davacının tazminat talepleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm tesisi gerekirken kesin hüküm oluşturacak şekilde ret kararı verilmesi doğru olmamıştır.b-Toplanan deliller, yapılan yargılamadan davacı kocanın, noter aracılığı ile davadan önce, davalı kadına eve dön çağrısında bulunduğu ve ihtardan sonra fiili ayrılık döneminde de taraflar arasında boşanmayı gerektirecek bir olay yaşanmadığı anlaşılmaktadır. Davacı koca, ihtar çekmekle önceki olayları affetmiş, en azından hoşgörü ile karşılamıştır. Gerçekleşen bu durum karşısında, ailesinin evliliğe müdahalesine ve davalı kadına baskı uygulamasına engel olmayan, hakaret eden, davalı kadının ailesi ile görüşmesini istemeyen koca, boşanmaya neden olan olaylarda tam kusurludur. Hal böyle iken, mahkemece tarafların eşit kusurlu olarak kabul edilmesi ve bu hatalı kusur belirlemesine bağlı olarak davalı kadının maddi ve manevi tazminat (TMK.md.174/1-2) taleplerinin reddi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2/(a) ve (b) bentlerinde gösterilen sebeplerle kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan nafakalara ilişkin bölümünün ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.