MAHKEMESİ :Bursa 2. Aile MahkemesiTARİHİ :9.12.2011 NUMARASI :Esas no:2011/270 Karar no:2011/1288Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:Davacı, aile konutu olan taşınmazda, davalı eşi tarafından diğer davalı banka lehine ipotek tesis edildiğini belirterek, Türk Medeni Kanununun 194. maddesi gereğince ipoteğin kaldırılmasını ve tapu kütüğüne aile konutu şerhi konulmasını istemiştir. Davalı banka, iyiniyetli olduğunu, taşınmazın aile konutu olduğunu bilmediğini savunmuş ; mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava konusu taşınmazın aile konutu olarak özgülendiği tartışmasızdır. Davalı banka, iyiniyetli olduğunu savunduğuna göre; kanunun ıyiniyete sonuç bağladığı durumlarda (TMK.md.3) asılolan iyiniyetin varlığıdır. Bu durumda tapu kütüğünde aile konutu şerhi bulunmadığı dikkate alındığında davalı bankanın kötüniyetli olduğunu kanıtlama yükü davacıya düşer. Davacı, davalı bankanın kötüniyetli olduğunu gösteren bir delil getirememiştir. Kaldı ki davacı, dava dilekçesinde, banka tarafından 08.02.2008 tarihinde yapılan ekspertiz incelemesi sırasında, davacı ve çocuklarının hazır bulunduğunu beyan etmiştir. O halde, davacının, ipoteğin tesisi tarihinden üç yılı aşkın bir süre geçtikten sonra, aile konutuna konulan ipotekten haberdar olmadığından ve davalı bankanın basiretli davranmadığı ve kötü niyetli olduğundan bahisle dava açması, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olup, bu durumda davanın reddi gerekirken yazılı şekilde kabul kararı verilmesi doğru değildir.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.