Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13024 - Karar Yıl 2009 / Esas No : 10732 - Esas Yıl 2008





MAHKEMESİ :İzmir 12. Aile MahkemesiTARİHİ :08.04.2008 NUMARASI :Esas no: 2007/372 Karar no:2008/251 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı vekiline delillerini bildirmesi ve bunun gerektirdiği masrafları yatırması için 22.11.2007 tarihli oturumda 20 gün, takip eden 12.02.2008 tarihli oturumda da 10 gün mehil verilmesine rağmen, davalı vekilinin verilen süre içinde delil listesi vermediğinin ve ikinci müddetin kanun gereği (HUMK md.163) kat'i olduğunun anlaşılmasına göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacının maddi tazminat isteği davalının, eşini kandırarak davacıya ait gayrimenkulü arkadaşının eşine devrettirmiş olması sebebine dayanmaktadır. Bu istek, Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi kapsamında değildir. Mahkemece de isteğin bu nitelikte olmadığı kabul edilmiştir. Boşanmanın eki niteliğinde olmayan ve ayrıca nispi harca tabi olunan bu istekle ilgili, talep edilen miktar üzerinden peşin nisbi harç noksanlığının tamamlanması (Harçlar Kanunu md.30-32), talebin hukuki niteliğine göre görev hususunun da gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken açıklanan hususlar gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. 3-Boşanmada manevi tazminatın amacı, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın, bozulan ruhsal dengesini telafi etmek, manevi değerlerindeki eksilmeyi karşılamaktır. Onun için, kişilik haklarını ihlal eden fiille, tazminat miktarı arasında makul bir oranın bulunması gerekir. Bir tarafın zenginleşmesine yol açacak sonuçlar doğurur miktarda manevi tazminat takdiri, müesseseyi amacından saptırır. Hakim, tazminat miktarını saptarken, bir yandan kişilik hakları zedelenen tarafın, ekonomik ve sosyal durumunu ve boşanmada kusuru bulunup bulunmadığını ve varsa kusur derecesini, fiilin ağırlığını; öbür yandan da, kişilik haklarına saldırıda bulunanın kusur derecesini, ekonomik ve sosyal durumunu göz önünde bulundurmak zorundadır. Açıklanan ilkeler gözetildiğinde davacı yararına takdir edilen manevi tazminat miktarı orantısız ve çoktur. Daha uygun miktarda tazminat takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır.SONUÇ: Hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan bölümlerinin yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.