Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12758 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 11557 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Gaziantep 4. Aile Mahkemesi TARİHİ :10.2.2012NUMARASI :Esas no:2010/450 Karar no:2012/147Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı (koca) tarafından; her iki boşanma davası, boşanmanın fer'ileri, vekalet ücreti ve ziynetlerle ilgili kurulan hüküm yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 7.5.2013 günü temyize den davacı-davalı S... K... Vekili Av. M... P... Ve karşı taraf davalı-davacı D... K... Vekili Av. E... O... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacı-karşı davalı (koca)'nın ziynet eşyalarına ilişkin temyiz itirazları yersizdir.2-Diğer yönlere ilişkin temyiz itirazlarına gelince;Mahkemece; "davacı-karşı davalı (koca)'nın eşine fiziki ve sosyal şiddet uyguladığı, bu sebeple tam kusurlu olduğu sabit kabul edilerek" kocanın boşanma davasının reddine, kadın tarafından açılan karşı boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiş, davalı-karşı davacı (kadın)'ın kocasına hakaretinin sara (epilepsi) krizi sırasında vukuu bulduğu, bu sebeple kadının bu olaylardan dolayı kusurlu sayılamayacağı kabul edilmiştir. Kocanın mahkemece de kabul edilen kusurlu tutum ve davranışlarının sabit olduğunda duraksama bulunmamaktadır. Davalı-karşı davacı (kadın)'ın da, kocasına hakaret ettiği ve tehdit ettiği yapılan soruşturma ve toplanan delillerden anlaşılmaktadır. Kadının gerçekleşen bu davranışlarının sara hastalığının etkisiyle ve sara nöbeti sırasında meydana geldiğine ve iradi olmadığına ilişkin bir delil bulunmamaktadır. Bu halde, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davacı-karşı davalı (koca) ağır kusurlu ise de, kadın da kusurlu olup, koca da boşanma davası açmakta haklıdır. Az kusurlu olan davalı-karşı davacı (kadın), kendisi de boşanmayı istediğine göre, kocanın boşanma davasına karşı çıkması hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olup, kocanın davası bakımından Türk Medeni Kanununun 166/2. maddesi şartları oluşmuştur. O halde kocanın boşanma davasının da kabulü ile tarafların boşanmalarına (TMK.m.166/2) karar verilmesi gerekirken, yetersiz gerekçe ile reddi doğru bulunmamıştır.SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bu bentteki bozma sebebine göre yeniden karar verilmesi gerekli hale gelen kadının boşanma davası ve fer'ilerinin incelenmesine yer olmadığına, hükmün ziynetlerle ilgili bölümünün yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, duruşma için takdir olunan 990.00 TL vekalet ücretinin S...'dan alınıp D...'e verilmesine, ziynetler yönünden aşağıda yazılı harcın Süphan'a yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.