Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre 1980 tarihli Çocuk Kaçırmanın Hukuki Veçhelerine Dair Lahey Sözleşmesi, 16 (onaltı) yaşın altında bulunan çocuklar için uygulanır. Sözleşmenin uygulanması çocuk onaltı yaşına geldiğinde sona erer (Söz. m. 4). Bu sözleşme gereğince, mutad meskenine iadesi istenilen çocuklardan Sevda, 25.05.1990 doğumlu olup, dava tarihinde onaltı yaşın içindedir. Bu çocuk, sözleşmenin uygulama alanından çıkmıştır. Mahkemece verilen red kararı, bu çocuk yönünden sonucu itibarıyla doğrudur. Bu çocukla ilgili temyiz itirazları yersizdir.2- Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Veçhelerine Dair Lahey Sözleşmesine göre haksız olarak bir akit devlet ülkesinden diğerine götürülen veya haksız olarak diğer akit devlet ülkesinde alıkonulan çocuğun mutad meskeninin bulunduğu ülkeye iade edilebilmesi için önceden mutad meskeninin bulunduğu ülke makamlarından alınmış, velayete veya kişisel ilişki kurma hakkına bir kararın varlığı gerekmediği gibi, böyle bir kararın mevcut olması durumunda, bunun çocuğun haksız olarak götürüldüğü veya haksız alıkonulduğu Devlette tanınması ve tenfiz edilmesi zorunluluğu da bulunmamaktadır. Sözleşme, çocuğun velayet hakkı ihlal edilerek bir ülkeden diğer ülkeye götürülmesi veya alıkonulmasının zararlı etkilerinden uluslararası alanda korunması amacına yönelik olup, çocuğun derhal mutad meskeninin bulunduğu ülkeye geri dönmesini sağlama amacıyla akdedilmiştir. Çocuklardan Fatih 20.01.2001 doğumludur. Annenin velayet hakkı ihlal edilerek, bu çocuğun baba tarafından Türkiye'de haksız olarak alıkonulduğu dosyadaki delillerden anlaşılmaktadır. Davacı annenin bulunduğu ülke makamına başvuru anında çocuğun haksız olarak alıkonulmasından itibaren bir yıldan az bir süre bulunmaktadır (Söz. m. 12/1). Çocuğun iadesi talebinin reddedilmesini gerektiren şartlar bulunmamaktadır. O halde, bu çocuk yönünden davanın kabulü gerekirken isteğin reddi doğru görülmemiştir.Sonuç: Hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple (BOZULMASINA), hükmün diğer çocuk Sevda yönünden yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple (ONANMASINA), 27.09.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.