Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12571 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 10238 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) MahkemesiDAVA TÜRÜ : Karşılıklı BoşanmaYukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 21.01.2016 gün ve 11188 - 1087 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun kanun yollarına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir.1-Temyiz ilamında yer alan açıklamalara göre Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 440. maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirisine uygun olmayan davacı-karşı davalı kadının karar düzeltme isteğinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.2-Davalı-karşı davacının karar düzeltme isteğinin incelenmesine gelince;Mahkemece; "davacı-karşı davalı kadının eşine sadece bir kere küfür ettiği, bunun süreklilik göstermediği, kadının bir tartışma sonrası eşinin kişisel eşyalarını evin dışına bıraktığı, her ne kadar bu davranışlar kusur olarak kabul edilse de davalı-karşı davacının 27.11.2014 tarihli duruşmada; ''aslında eşim boşanma davası açtığı için bende boşanma davası açtım'' beyanı sebebiyle eşinin kusurlu davranışlarını affettiği gerekçesiyle davalı-karşı davacı erkeğin boşanma davasının reddine karar verilmiş, temyiz edilen hüküm Dairemizin 22.01.2016 tarih ve 2015/11188 esas, 2016/1087 karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmiş, davalı-karşı davacı erkek boşanma davasının reddine ilişkin hükmün onanması yönünden karar düzeltme talebinde bulunmuştur.Mahkemece yapılan soruşturma ve toplanan delillerden; davacı-karşı davalı kadının 04.04.2014 tarihinde boşanma davası açtığı, davalı-karşı davacının ise 12.05.2014 tarihinde karşı boşanma davası açtığı, mahkemenin de kabulünde olduğu üzere, son olarak davacı-karşı davalı kadının eşine "o...çocuğu gel eşyalarını al" diyerek eşinin eşyalarını kapı önüne bıraktığı ve eşini ortak konuta almadığı, tarafların o tarihten beri ayrı yaşadıkları, ayrıca tanıklara ortak konutun kilidini değiştireceğini söylediği anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davalı-karşı davacı dava açmakta haklıdır. Davalı-karşı davacı erkeğin 27.11.2014 tarihli duruşmada; "aslında eşim boşanma davası açtığı için bende boşanma davası açtım" şeklindeki beyanı kadından kaynaklanan kusurlu davranışları affettiği ya da hoşgörü ile karşıladığını kabule yeterli de değildir. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, boşanmaya (TMK m. 166/1) karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile davacı-karşı davalının davasının reddi doğru değildir. Dairemizce davalı-karşı davacının temyiz isteğinin reddi ile hükmün onanmasına karar verilmiş ise de; ilk inceleme sırasında yukarıda açıklanan hususların gözden kaçırıldığı anlaşıldığından, davalı- karşı davacı erkeğin karar düzeltme isteğinin kabulü ile Dairemizin 22.01.2016 tarih ve 2015/11188 esas, 2016/1087 karar sayılı davalı-karşı davacı erkeğin boşanma davasının reddine yönelik hükmün onanmasına ilişkin kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple, davalı-karşı davacı erkeğin karar düzeltme isteğinin Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 440-442.maddeleri gereğince kabulü ile Dairemizin 22.01.2016 tarih ve 2015/11188 esas, 2016/1087 karar sayılı davalı-karşı davacı erkeğin boşanma davasının reddine yönelik hükmün onanmasına ilişkin kararının kaldırılmasına, davalı- karşı davacı erkeğin temyiz itibarlarının kabulü ile hükmün yukarıda 2.bentte gösterilen sebeple erkeğin reddedilen boşanma davası yönünden BOZULMASINA, davacı-karşı davalı kadının karar düzeltme isteğinin ise yukarıda l. bentte gösterilen sebeple REDDİNE, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun 442/3. maddesi gereğince; bu maddede gösterilen para cezasının miktarı 5252 sayılı Kanunun 4. maddesiyle artırıldığından ve aynı yasanın 7. maddesiyle; ceza, idari para cezasına dönüştürüldüğünden, 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 17. maddesinin 7. fıkrasıyla da idari para cezaları her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yıl uygulanan miktarın, o yıl için belirlenmiş olan yeniden değerleme oranında artırılarak uygulanacağı öngörülmüş olmakla, bu suretle hesaplanan 264.60 TL. idari para cezasının ve Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 60.80 TL. ilam harcının karar düzeltme talep eden...'ye yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna, istek halinde karar düzeltme harcının yatıran Hasan'a geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi.