MAHKEMESİ:Korkuteli Asliye Hukuk (Aile) MahkemesiTARİHİ :16.06.2009 NUMARASI :Esas no:2007/261 Karar no:2009/262Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.1-Davalı koca vekiline, davacı vekilinin temyiz dilekçesi 26.02.2010 tarihinde tebliğ edilmiş, fakat karar yasada öngörülen ( HUMK. md. 433/2) 10 günlük süre geçtikten sonra 15.03.2010 tarihinde verilen dilekçe ile katılma yolu ile temyiz edilmiştir. Bu sebeple süresinde olmayan davalı vekilinin katılma yolu ile temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.2-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle toplanan delillerden boşanmaya neden olan olaylarda eşini döven, hakaret eden ve birlik görevlerini yerine getirmeyen davalı kocanın tamamen kusurlu olmasına karşılık davacı kadının herhangi bir kusurlu davranışının tespit edilmediğinin anlaşılmasına göre aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.3-Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz ya da daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini, 186. maddesi, eşlerin evi birlikte seçeceklerini, birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılacaklarını öngörmüştür. Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin diğerinden daha ziyade ve eşit kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK.md,4 BK.md.42 ve 44 ) dikkate alınarak davacı kadın yararına uygun miktarda maddi tazminat verilmelidir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir. 4- Türk Medeni Kanununun 174/2 maddesi, boşanmaya sebebiyet vermiş olan olaylar yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olandan manevi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davacı kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (TMK. md.4 BK. md. 42,43,44,49) dikkate alınarak davacı kadın yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir.S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda 3. ve 4. bentlerde açıklanan sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 2. bentte açıklanan nedenle ONANMASINA, davalı kocanın dilekçesinin yukarıda l. bentte gösterilen nedenle REDDİNE, istek halinde temyiz peşin harcın yatıran davalıya geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.