Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12187 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 19452 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Aile MahkemesiDAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet AlacağıTaraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen nafaka ve tazminatlar, velayet, ziynetlerin reddedilen kısmına ilişkin vekalet ücreti verilmemesi yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise erkeğin kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, nafaka ve tazminatların miktarı, ziynet alacağı talebinin reddedilen kısmı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-davalı erkeğin tüm, davalı-davacı kadının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır ve artık onun kişisel malı niteliğini kazanır. Bu durumda ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere erkeğe verildiğinin, kadının isteği ve onayı ile bozdurulup harcandığının kanıtlanması halinde erkek almış olduğu ziynet eşyalarını iadeden kurtulur. Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür (TMK m. 6). Davacı-davalı kadın, talep ettiği ziynet eşyalarının davalı-davacı erkek tarafından geri ödeneceği şartıyla alınarak bozdurulduğunu ileri sürmüş, davalı-davacı erkek ise, ziynetlerin davacı-davalı kadın tarafından götürüldüğünü savunmuştur. Mahkemece fotoğraflarda görünen miktarda ziynetlerin kabul edildiği belirtilmiştir. Somut olayda kadın tarafından talep edilen 12 adet 40 gr bilezik, 4 adet daha ince bilezik, 2 künye ve bir setin varlığı ve bilezikler ve setin davalı-davacı erkek tarafından bozdurulduğu, evden ayrıldığında üzerinde yüzükten başka ziynet eşyası bulunmadığı davacı tanıklarının beyanlarıyla sabit olduğu gibi, davalı-karşı davacı (kadın)'ın son olayda eşinden şiddet gördüğünden bahisle karakola başvurduğu, darp raporu aldığı tarafların bu şekilde ayrılarak, sonrasında biraraya gelmedikleri kanıtlanmıştır.Ziynetlerin tekrar iade edilmemek üzere erkeğe verildiğine dair bir iddia olmadığı gibi, bu yönde herhangi bir delil bulunmamaktadır. Toplanan tüm deliller birlikle değerlendirildiğinde, kadının ziynet talebinin tamamının kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kısmen kabulü doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden İbrahim'e yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 136.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alınan başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz eden harcın istek halinde yatıran Ceylan'a geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.