Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12143 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 10579 - Esas Yıl 2009





MAHKEMESİ :İzmir 10. Aile MahkemesiTARİHİ :03.03.2009 NUMARASI :Esas no: 2008/374 Karar no:2009/153Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı kocanın tüm temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadının temyizinin incelenmesine gelince;Toplanan delillerden, tarafların 2002 yılında ortak çocuklarının doğumundan sonra ayrıldıkları ve davalı kocanın 10.03.2003 tarihinde davacının eve dönmesi için ihtar isteğinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Davalının davacıyı davet etmesi evililik birliğini devam ettirme iradesini ve birliğin çekilebilir olduğunu, önceki olayların da hoşgörüldüğünü gösterir. Hoşgörüyle karşılanan olaylar davacı tarafa kusur olarak atfedilemez. Boşanmaya neden olan olaylarda ailesinin müdahalelerine tepkisiz kalan, eşine şiddet uygulamaya teşebbüs eden ve birlik görevlerini yerine getirmeyen davalı koca tamamen kusurludur. a-Türk Medeni Kanununun 174/2 maddesi, boşanmaya sebebiyet vermiş olan olaylar yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olandan manevi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davacı kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (TMK. md.4 BK. md. 42,43,44,49) dikkate alınarak davacı kadın yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir.b-Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz. (TMK.m.175) Toplanan delillerle, boşanmaya sebep olan olaylarda davacı kadının daha ağır kusurlu olmadığı, her hangi bir geliri ve malvarlığının bulunmadığı, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği gerçekleşmiştir. O halde, davacı kadın yararına geçimi için uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekirken isteğin reddi doğru görülmemiştir.SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2/a-b bentlerinde açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan bölümlerinin yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz ilam harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna 67.20 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatıran davacıya geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, oybirliğiyle karar verildi.