MAHKEMESİ :Çorum Aile MahkemesiTARİHİ :18.10.2012NUMARASI :Esas no:2012/563 Karar no:2012/652Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1-Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda; davalı kadının kasten işlediği suçlar nedeniyle 35 yıl 10 ay hürriyeti bağlayıcı ceza ile mahkum olduğu, halen cezasının infazının cezaevinde devam ettiği ve boşanmaya neden olaylarda tamamen kusurlu bulunduğu belirlenerek Türk Medeni Kanununun 163. maddesi gereğince tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Yargılama sırasında davalı kadın kocanın başka bir kadın ile birlikte yaşadığı ve bu şekilde sadakate aykırı davranışlarda bulunduğunu ileri sürmüştür. Davalı kadının bu iddiası dosya içinde bulunan 17.10.2012 tarihli nüfus kaydı ile de doğrulanmaktadır. Davacı koca Reyhan adlı kadından olan 21.03.2012 doğumlu Hamza adlı bir çocuğu tanımış ve kendi nüfusuna kayıt ettirmiştir. Eşler evliliğin devamı süresince birbirlerine sadakatle davranmakla yükümlüdürler (TMK.md. 185/3). Hal böyle olunca sadakate aykırı davranışlar içerisinde bulunduğu kanıtlanan davacı koca da boşanmaya neden olan olaylarda davalı kadın ile aynı oranda kusurludur. Mahkemece davalı kadının tamamen kusurlu olduğuna yönelik kusur belirlemesi yerinde değilse de tarafların eşit oranda belirlenen bu kusur durumuna göre de boşanma kararı verilebileceğinden , boşanma kararı sonucu itibariyle doğru olmakla, boşanmaya ilişkin hükmün gerekçesi düzeltilmek suretiyle (HUMK md. 438/7) onanmasına karar verilmesi gerekmiş ve davalı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK. md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK.m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK.m.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorundadır (TMK.m.169). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davalı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. 3-Davalı kadının boşanmaya neden olan olaylarda eşit kusurlu bulunduğunun ve boşanmakla yoksulluğa düşeceğinin gerçekleşmiş olması karşısında Türk Medeni Kanununun 175. maddesi gereğince uygun miktarda yoksulluk nafakası takdir edilmemesi de doğru değildir.SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle tedbir ve yoksulluk nafakaları yönünden BOZULMASINA, hükmün temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple boşanma hükmünün kusura ilişkin gerekçesinin düzeltilmesi suretiyle ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.