Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11702 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 10507 - Esas Yıl 2009





MAHKEMESİ :Malatya 1.Aile Mahkemesi TARİHİ :26.3.2009NUMARASI :Esas no:2008/351 Karar no:2009/201Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, tazminatlar ve ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.2-Davacı kocanın dava dilekçesinde; ziynet alacağına yönelik bir talebi bulunmamaktadır. Sonradan 16.9.2008 tarihinde verilen dilekçe ile ziynetlerin aynen iadesi olmaz ise bedelini talep etmiştir. Bununla ilgili nispi karar harcının 8.10.2008 tarihinde yatırılmış olması bu dilekçeyi dava dilekçesi haline getirmez. Davacının ziynetlerle ilgili usulüne uygun açılmış bir davasının bulunmadığı gözetilerek bu hususta karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken kesin hüküm oluşturacak biçiminde ret hükmü kurulması doğru görülmemiştir.3-Davalı kadının temyiz itirazlarının incelenmesinde;Toplanan delillerden, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda, eşine ait eşyaları kapı önüne koyan, onu evden kovan, ailesiyle iletişimini engelleyen koca tam kusurludur. Türk Medeni Kanununun 174/2 maddesi, boşanmaya sebebiyet vermiş olan olaylar yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olandan manevi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davalı kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (TMK. md.4 BK. md. 42,43,44,49) dikkate alınarak davalı kadın yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeplerle ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.