MAHKEMESİ :İzmir 5. Aile Mahkemesi TARİHİ :9.9.2005 NUMARASI :236 - 842DAVA TÜRÜ :BoşanmaTaraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Taraflar Almanya’nın Amtsgericht Recklıghausen Aile Mahkemesi kararı ile boşanmışlar. Karar 6.6.2003 tarihinde kesinleşmiştir.Tarafların hem Türk hem de Alman vatandaşı oldukları anlaşılmıştır. Boşanma ve ayrılık sebepleri ve hükümlerin eşlerin müşterek milli hukukuna tabidir. ( MAÖHUH md. 13/1 )Usulüne göre yürürlüğe konulmuş milletlerarası anlaşmalar kanun hükmündedir. Bunlar hakkında Anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesine başvurulamayacağı gibi temel hak ve özgürlüklere ilişkin olanların ise kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi halinde ihtilafların milletlerarası anlaşma hükümleri esas alınarak çözümlenmesi gerekmektedir. ( Anayasa md. 90 ) Evlilik bağına ilişkin kararların tanınması hakkındaki sözleşmeye hükmü veren mahkemenin mensubu olduğu Almanya ile Ülkemiz katılmışlardır. Akit devletler evlilik bağının zevaline, gevşetilmesine, varlığına veya yokluğuna, geçerliliğine veya bunlara ilişkin olarak verilmiş kararların sözleşmenin 2, 3 ve 4. madde hükümlerine uymak kaydıyla tanınacağını kabul etmişlerdir. Yabancı mahkeme 2675 sayılı yasanın 4 ve 13. maddelerinde öngörülen Türk hukukunu uygulamamıştır. Ancak mahkemece tanımayı reddetmek için kesin bir hüküm olmadığı gibi Türk hukukunun uygulanması ile hasıl olacak neticeye de aykırı bir sonuca varılmamıştır. Verilen hüküm kamu düzenimize de açıkça aykırı bulunmamaktadır. Sözü edilen sözleşmenin 2, 3 ve 4. maddelerinde aranan şartlar gerçekleşmemiştir. Mahkemece davacının evi terk etmesi, başka bir kadınla yaşaması muhtemelen ondan bir çocuğunun olması ve davalıyı istememesi sebebiyle evliliğin başarısızlığa uğraması nedeniyle boşanmaya karar verilmesinin gerekçe yönünden Türk hukukuna aykırı olarak yorumlanmıştır.Diğer yönden ispat vasıtalarının nevi, ileri sürülmesi ve toplanması, değerlendirilmesi hakimin kanununa tabidir. Kendisinden boşanma hükmünün tanınması yada tenfizi istenilen hakimin yabancı mahkemede karar oluşturulurken hangi vakıaların kabul edileceğini veya edilmeyeceğini değerlendirme yetkisi yoktur. Yabancı kararda uygulanmış usul hükümleri ile maddi ve hukuki tespitler tanıma ve tenfizin konusu dışındadır. Bu sebeple 2675 sayılı yasanın 37. maddesi; tanıma yada tenfizi istenilen yabancı kararla ilgili kesinleşmiş ilamın mahkemeye ibrazını yeterli görmüştür.Açıklanan nedenlerle davanın kabulü gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.