MAHKEMESİ :İhsaniye Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ :31.07.2007NUMARASI :Esas no: 2007/177 Karar no: 2007/158Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Tarafların temyizden feragat ettiklerine dair 31.7.2007 tarihli ortak imzalı dilekçeleri, kararın tebliğinden önce verildiğinden sonuç doğurmaz. Kararın tebliğ tarihine göre temyiz süresindedir.1) Görev kamu düzenine ilişkindir. Mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması gerekir. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4. maddesi; 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabından üçüncü kısım hariç olmak üzere (TMKm.118-395) kaynaklanan bütün davaların Aile Mahkemesinde bakılacağını hükme bağlamıştır.Şu halde Aile Mahkemesi kurulmayan yerlerde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenen Asliye Hukuk Mahkemelerinde davanın Aile Mahkemesi sıfatı ile görülüp karara bağlanması gerekir. (H.G.K. 16.11.2005 tarih ve 2/673-617 sayılı kararı) Bu açıklama karşısında; davaya Aile Mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken, bu husus düşünülmeden Asliye Hukuk Mahkemesi olarak yargılamaya devam edilip, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.2) Kabule göre de: Dava ve taraf ehliyeti kamu düzeniyle ilgili olduğundan yargılamanın her aşamasında mahkemelerce kendiliğinden gözetilmesi zorunludur. Davalı Ş.T.Medeni Kanununun 405. maddesi uyarınca kısıtlandığı Afyonkarahisar 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/321 esas sayılı kararından anlaşılmaktadır. Akıl hastası olan eşin kabul beyanı sonuç doğurmayacağından Türk Medeni Kanununun 166/3. madde uyarınca boşanma kararı verilmesi doğru değildir.SONUÇ. Temyiz edilen kararın yukarıda (1) nolu bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.