Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11280 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 5514 - Esas Yıl 2009





MAHKEMESİ :Kayseri 3. Aile MahkemesiTARİHİ :23.12.2008 NUMARASI :Esas no: 2007/750 Karar no:2008/1196Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hükmün temyizen mürafaa icrası suretiyle tetkiki istenilmekle duruşma için tayin olunan 08.06.2010 günü temyiz eden davalı F.. D.ile vekili Av.A. D. geldiler. Karşı taraf davacı ile vekili gelmediler. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Toplanan delillerden; davalının (kadın) hakaretlerine karşılık; davacının da eşini baba evine bıraktığı, ailesinin evliliğe müdahalesine kayıtsız kaldığı anlaşılmakta olup, evlilik birliğinin sarsılmasına sebep olan hadiselerde taraflar eşit kusurludur.Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz. (TMK.m.175) Toplanan delillerle, boşanmaya sebep olan olaylarda davalının daha ağır kusurlu olmadığı, her hangi bir geliri ve malvarlığının bulunmadığı, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği gerçekleşmiştir. O halde, davalı yararına geçimi için uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekirken isteğin reddi doğru görülmemiştir.3-Eşit kusurlu davacı (koca) yararına maddi ve manevi tazminat verilmesi usul ve yasaya aykırıdır (TMK.md.174/1-2).4-17.09.2001 doğumlu müşterek çocuk Yunus, mahkemece dinlendiği tarihte yedi yaşında olup, henüz görüş ve düşüncelerini açıklama olgunluğunda değildir. Kardeşlerin birbirlerinden ayrılması onların kardeşlik duygularını, bedeni ve fikri gelişmelerini olumsuz yönde etkileyecektir. Ana yanında kalmalarının çocukların bedeni ve fikri gelişmelerine engel olacağı yönünde ciddi ve inandırıcı deliller bulunmadığı gibi hemen meydana gelecek tehlikelerin varlığı da kanıtlanamamıştır. Gerçekleşen bu durum karşısında müşterek çocuk Yunus'un velayetinin de davalı anneye verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2, 3 ve 4.bentlerde açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyize konu diğer hususların yukarıda 1.bentte gösterilen nedenle ONANMASINA,duruşma için taktir olunan 750.00 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, oybirliğiyle karar verildi.