Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11267 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 10562 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ :İzmir 9. Aile MahkemesiTARİHİ :31.03.2010NUMARASI :Esas no:2009/865 Karar no:2010/308Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.1-Davacı kadın vekilinin temyiz dilekçesi davalı kocaya 21.05.2010 tarihinde tebilğ edilmiş, ancak davalı, yasada öngörülen (HUMK.md.433/2) 10 günlük süre geçtikten sonra 17.06.2010 tarihinde hükmü katılma yoluyla temyiz ettiğinden, süresinde olmayan temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.2-Davacının temyiz itirazlarına yönelik incelemeye gelince;Davanın anlaşmalı boşanma olarak (TMK.md.166/3) açıldığı, tarafların anlaşmalı boşanma konusunda anlaşamadıkları, davanın Türk Medeni Kanununun 166/1.maddesine dönüştürüldüğü, davacı kadının 04.01.2010 tarihli dilekçe ile maddi ve manevi tazminat talep ettiği, mahkemenin de kabulünde olduğu gibi sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışlar içerisine giren kocanın tamamen kusurlu olduğu; davacı kadına yüklenebilecek bir kusurlu davranış olmadığı anlaşılmaktadır.a-Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz ya da daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini, 186. maddesi, eşlerin evi birlikte seçeceklerini, birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılacaklarını öngörmüştür. Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin diğerinden daha ziyade ve eşit kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK.md,4 BK.md.42 ve 44 ) dikkate alınarak davacı kadın yararına uygun miktarda maddi tazminat verilmelidir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir. b-Türk Medeni Kanununun 174/2 maddesi, boşanmaya sebebiyet vermiş olan olaylar yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olandan manevi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davacı kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (TMK. md.4 BK. md. 42,43,44,49) dikkate alınarak davacı kadın yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2/a-b bendinde gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, kocanın temyizinin ise yukarıda 1.bentte gösterilen nedenlerle REDDİNE, istek halinde temyiz peşin harcın yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.