MAHKEMESİ :İzmir 2. Aile MahkemesiTARİHİ :10.03.2009 NUMARASI :Esas no:2008/135 Karar no:2009/164Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Davacı, davalıyla iki yılı aşkın süre fiilen beraber yaşadıklarını, bu beraberlikleri sonucu davalıdan hamile kaldığını, hamilelik süresinde davalının fiziki şiddet ve hakaretlerine maruz kaldığını, bu sebeple erken doğum yaptığını, doğumdan sonra davalının kendileri ile hiç ilgilenmediğini çocuğun daha sonra öldüğünü ileri sürerek davalıdan doğum giderleri, doğum öncesi sonrası giderler ve doğumun gerektirdiği diğer giderler karşılığı 10.000 TL.maddi tazminat ve kişilik haklarına saldırı sebebiyle 20.000 TL.manevi tazminat istemiştir.Mahkemece dava ret edilmiş, kararı davacı temyiz etmiştir.1-Hukuka aykırı olarak kişilik haklarına saldırılan kimse hakimden saldırıda bulunanlara karşı korunmasını isteyebilir (TMK.md.24/1). Kişilik hakları zedelenen kimse manevi zarar namıyla nakdi bir meblağın kendisine ödenmesini dava edebilir (Borçlar K.md.49).Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden; davacı ile davalının iki yıla yakın bir süre fiilen beraber yaşadıkları, bu süre içerisinde davalının davacıya fiziki şiddet uyguladığı ve hakaret ettiği gerçekleşmiş olup, davacının kişilik haklarına saldırı niteliğindeki bu olaylar nedeniyle Borçlar Kanununun 49.maddesi uyarınca tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek davacı yararına uygun miktarda manevi tazminat takdir edilmesi gerekirken, isteğin reddi doğru bulunmamıştır.2-Türk Medeni Kanununun 304.maddesi gereğince; ana, babalık davası ile birlikte veya ayrı olarak baba veya mirasçılarından, doğum giderleri, doğumdan önceki ve sonraki altışar haftalık geçim giderleri, gebelik ve doğumun gerektirdiği diğer giderlerin karşılanmasını, çocuk ölü doğmuş olsa bile talep edebilir. Üçüncü kişiler veya sosyal güvenlik kuruluşlarınca, anaya yapılan ödemeler talep edilen tazminattan hakkaniyet ölçüsünde indirilir.Davacının 06.10.2005 tarihinde doğum yaptığı, çocuğun bu tarihten on altı gün sonra 22.10.2005 tarihinde öldüğü, bu çocuğun annenin kızlık hanesine annenin bildirdiği baba ismi ile tescil edildiği anlaşılmaktadır.Ana doğum yapmış olduğuna göre, doğum giderlerini, doğum öncesi ve sonrası giderleri, gebelik ve doğumun gerektirdiği diğer giderleri isteme hakkına sahiptir. Çocuğun babasının davalı olduğunun tıbben belirlenmesi halinde baba, babalık hükmü kurulmamış olsa dahi bu giderlerden sorumludur. O halde, davacının delil listesinde dayandığı, DNA analiz ve tiplemeleri yaptırılarak genetik inceleme sonucu davalının baba olduğunun belirlenmesi halinde, sözü edilen giderlerle ilgili davalının sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile hüküm tesisi doğru değildir.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.