Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10809 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 25339 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk(Aile) MahkemesiDAVA TÜRÜ : Karşılıklı BoşanmaTaraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi, maddi tazminat ve yoksulluk nafakası yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise davacı-karşı davalı erkeğin davasının kabulü, manevi tazminatın reddi, maddi tazminat ile nafaka miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Toplanan deliller ile 11.03.2014 tarihinde yapılan sosyal ve ekonomik durum araştırması incelendiğinde, davalı-karşı davacı kadının düzenli ve sürekli gelirinin olduğu, boşanmakla yoksulluğa düşmeyeceği anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanununun 175. maddesi şartları oluşmamıştır. O halde yoksulluk nafakası talebinin reddi gerekirken yazılı olduğu şekilde kabulü doğru görülmemiştir. 3-a-Mahkemece, davacı- karşı davalı erkek ağır kusurlu kabul edilerek boşanmaya karar verilmiş ise de, mahkemenin kabul ettiği kusurlara ilave olarak, erkeğin ... Sulh Ceza Mahkemesinin 08.03.2010 suç tarihli, 2010/64-2010/198 sayılı kararı ile davalı-karşı davacı kadına karşı, eşe karşı basit yaralama ve ölüm ile tehditten ceza aldığı, bu kararında itiraz edilmeksizin 13.09.2010 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında hükmün kusura ilişkin gerekçesi değiştirilmek suretiyle onanmasına (HUMK.md.438/7) karar verilmesi gerekmiş ve davalı-davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. b-Davcı-karşı davalı erkeğin yukarıdaki bentte belirtilen kusurlu davranışları, davalı-karşı davacı kadının ruhsal bütünlüğünü sarsar ve kişilik haklarını zedeler. O halde mahkemece, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ve hakkaniyet kuralları (TMK.m.4, B.K.m. 42, 43, 44, 49) dikkate alınarak davalı-karşı davacı kadın yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2 ve 3/b bentlerinde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, hükmün kusura ilişkin gerekçesinin ise yukarıda 3/a bendinde gösterilen sebeple DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.