Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10783 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 18581 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) MahkemesiDAVA TÜRÜ : BoşanmaTaraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1-Dava dilekçesinde davacının iddiasının dayanağı olan bütün vakıaların sıra numarası altında açık özetlerinin gösterilmesi gereklidir (HMK m. 119/1). İspatın konusunu tarafların üzerinde anlaşamadıkları ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek çekişmeli vakıalar oluşturur ve bu vakıaların ispatı için delil gösterilir (HMK m. 187/1). Kanunda öngörülen istisnalar dışında, hâkim, iki taraftan birinin söylemediği şeyi veya vakıaları kendiliğinden dikkate alamaz ve onları hatırlatabilecek davranışlarda dahi bulunamaz (HMK m. 25). Davacı, ön inceleme aşaması tamamlanana kadar, davalının şiddet uyguladığı ve eşinin ailesinin müdahale ettiği vakıasını ileri sürmemiştir. Mahkemece, usulüne uygun şekilde ileri sürülmeyen ve dayanılmayan bir vakıa esas alınarak davalıya kusur yüklenemez. Açıklanan nedenlerle davacının davasının reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiş ise de boşanma hususu temyiz edilmediğinden bozma sebebi yapılmamış yanlışlığa işaret edilmekle yetinilmiştir.2-Davalının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.b-Davacı dava dilekçesinde maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmamış, bu talebini 19.12.2014 tarihli dilekçesinde ileri sürmüştür. Taraflar, cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçeleri ile serbestçe, ön inceleme aşamasında ise ancak karşı tarafın açık muvafakati ile iddia ve savunmalarını genişletebilir yahut değiştirebilirler. Ön inceleme duruşmasına taraflardan biri mazeretsiz olarak gelmezse, gelen taraf onun muvafakati aranmaksızın iddia ve savunmasını genişletebilir yahut değiştirebilir. Ön inceleme aşamasının tamamlanmasından sonra ise diğer tarafın açık muvafakati ve ıslah dışında iddia ve savunma genişletilemez yahut değiştirilemez (HMK m. 141/1). Davacının, dava dilekçesinde yer almayan ve tahkikat duruşmasına geçilmesine karar verildikten sonra ileri sürülen maddi ve manevi tazminat isteği, talep sonucunun genişletilmesi niteliğindedir. Bu durumda ıslah da söz konusu olmadığına göre, davacının maddi ve manevi tazminat talebi hakkında "karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde hüküm tesisi gerekirken, kabulü usul ve yasaya aykırıdır..../...c-Velayeti anneye verilen müşterek çocuk ile baba arasında kurulan kişisel ilişki babalık duygularını tatmine elverişli olmadığı gibi, çocuğun fikri ve sosyal gelişmesi için de yetersizdir. Mahkemece baba ile 2011 doğumlu çocuk arasında yatılı olacak şekilde ayın belli hafta sonları, yarıyıl ve yaz tatillerinde de daha uygun süreli kişisel ilişki tesisi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2-b. ve 2-c. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan kısımlarının yukarıda 2-a bendinde gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.