MAHKEMESİ:Gaziantep 1. Aile MahkemesiTARİHİ :18.1.2010NUMARASI:Esas no:2008/912 Karar no:2010/76Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.1-Davacı koca tanıklarının beyanlarında geçen olaylardan sonra evlilik birliğinin uzun süre devam ettirildiği gibi; koca, gerçekleşen son ayrılıktan sonra da evlilik birliğini tekrar oluşturmak için girişimlerde bulunmak ve aracılar göndermek suretiyle, kadına yüklenebilecek tüm kusurları affetmiş, en azından hoşgörüyle karşılamış sayılması gerekir. Bunun sonucu olarak, kocanın bu vakıalara dayanarak boşanma isteği haksızdır. Taraflar arasında çocuğun gece saatlerinde büyükbaba ve büyükanneye götürülmesi konusunda çıkan son tartışmada davacı kocanın eşine şiddet uyguladığı, çocuğu alarak evi terkettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, oluşan geçimsizlikte kusurun tamamen davacı kocaya ait olduğu, kadına bir kusur yüklenemeyeceği anlaşılmaktadır. Boşanmaya karar verebilmek için davalının az da olsa kusurunun varlığı gerekir. Davanın reddedilmesi gerekirken, değerlendirmede yanılgı sonucu boşanmaya karar verilmiş olması doğru değil ise de; davalı kadının boşanma yönünden temyizi bulunmadığından bozma sebebi yapılmamış, yanlışlığa işaret edilmekle yetinilmiştir.2-Davalı kadının tazminatlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;a-Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz ya da daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini, 186. maddesi, eşlerin evi birlikte seçeceklerini, birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılacaklarını öngörmüştür. Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin diğerinden daha ziyade ve eşit kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK.md,4 BK.md.42 ve 44 ) dikkate alınarak davalı kadın yararına uygun miktarda maddi tazminat verilmelidir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir. b-Türk Medeni Kanununun 174/2 maddesi, boşanmaya sebebiyet vermiş olan olaylar yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olandan manevi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davalı kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (TMK. md.4 BK. md. 42,43,44,49) dikkate alınarak davalı kadın yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir.SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda 1. bentte kusur yönünden yapılan değerlendirme doğrultusunda, yukarıda 2/a ve b bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcın yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.