Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 10085 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 7930 - Esas Yıl 2011
MAHKEMESİ:Bakırköy 6. Aile MahkemesiTARİHİ :23.11.2009NUMARASI:Esas No:2009/552 Karar No:2009/765Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 14.2.2011 gün ve 90-2330 sayılı ilamiyle ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; Taraflar 23.09.2008 tarihinde evlenmişler,boşanma davası 3.08.2009 tarihinde açılmış, davalının 23.11.2009 tarihli oturumda davayı kabul ettiğini beyan etmesi üzerine, tarafların Türk Medeni Kanunun 166/3. maddesi gereğince boşanmalarına karar verilmiş, davalının temyizi üzerine hüküm, Yargıtay'ca onanmıştır.Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesine göre "evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde, evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu halde boşanma kararı verilebilmesi için, hakimin tarafları bizzat dinleyerek iradelerin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile, çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması şarttır." Hükümde öngörülen evliliğin en az bir yıl sürmüş olması koşulu, dava şartı olmayıp, birliğin temelinden sarsılmış sayılacağına ilişkin yasal karinenin temel unsurudur. Dava tarihi itibarıyla evlilik en az bir yıl sürmemiş ise birliğin temelinden sarsılmış sayılacağına ilişkin bu karine geçerliliğini yitirir ve böyle bir durumda Yasanın 166/3. maddesi çerçevesi dahilinde boşanma kararı verilemez. Evlilik birliğinin temelinden sarsıldığının taraflarca gösterilecek delillerle kanıtlanması gerekir. Taraflar, 23.09.2008 tarihinde evlendiklerine göre dava tarihi itibariyle evlilik bir yılını doldurmuş değildir. O halde davalının davayı kabul açıklaması ve tarafların boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda dava sırasında anlaşmış bulunmaları hukuki sonuç doğurmaz. Bu durumda taraflara delil bildirme imkanı tanınarak, gösterdikleri takdirde delillerinin toplanması, ulaşılacak sonuç uyarınca Yasanın 166/1-2. maddesi koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin değerlendirilmesi ve buna göre hüküm tesisi gerekir. Ne var ki, bu yön ilk incelemede gözden kaçtığından, hüküm onanmış olmakla, davalının karar düzeltme isteminin yukarıda açıklanan sebeple yerinde görüldüğünden kabulüne, dairemizin onama kararının kaldırılmasına, hükmün yukarıda gösterilen sebeple bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.SONUÇ: Hukuk Usulü Muhakemeleri 440/I-4. maddesi gereğince davalının karar düzeltme isteğinin yukarıda açıklanan sebeple KABULÜNE, Dairemizin 14.02.2011 tarihli 2010/90 esas 2010/2330 karar sayılı onama kararının kaldırılmasına, hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, istek halinde onama harcının ve karar düzeltme harcının yatırana geri verilmesine, oybirliğiyle karar verildi.