Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 9890 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 5497 - Esas Yıl 2012
Tebliğname No : 1 - 2012/112399MAHKEMESİ : Bakırköy 6. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO : 15/12/2011, 2011/24 (E) ve 2011/263 (K)SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs TÜRK MİLLETİ ADINA Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın mağdura karşı eyleminin sübutu kabul, cezayı azaltıcı haksız tahrik ve takdiri indirim nedenlerinin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedeni dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin haksız tahrikin derecesine, müdahil vekilinin suçun niteliğine, haksız tahrik hükmünün uygulanmaması gerektiğine; Cumhuriyet Savcısının suçun niteliğine yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak: Dosya kapsamına göre, mağdur Tülin’in, akrabası olan sanık Celal’in uzun yıllar önce yaşadığı bazı ilişkileri, dedikodu mahiyetinde sanığın kayınvalidesi tanık Naciye’ye anlattığı, bununla da yetinmeyerek yakın çevresine sanığın ahlaki yönden zaafları olduğuna yönelik anlatımlarda bulunduğu, nihayet bu söylentileri duyan sanığın eşi tanık Handan’ın boşanma davası açtığı, bunun üzerine olay günü sanığın, mağdur ve eşi tanık Bülent ile evlerine giderek olanlarla ilgili konuştuğu, akabinde aralarında herhangi bir çekişme yaşanmadan Bülent’le birlikte evden ayrıldığı, bir süre sonra anahtarını mağdurun evinde unuttuğunu fark ederek geri döndüğü, evde yalnız olan mağdurla bu kez evin salonunda tartışmaya başladığı, çıkan tartışma sırasında da sanığın “bağırırsan seni öldürürüm” demek suretiyle, mağdurun diz ve diz altı bölgelerini hedef seçerek ve tabancasının namlusunu aşağı doğru tutarak, üç el ateş ederek olay yerinden kaçtığı, sol diz üstü, sol ayak sırtı ve sağ bacak diz seviyesinden isabetler alan mağdurun, diz arkasındaki kan damarlarında meydana gelen yaralanma sonucu hayati tehlike geçirdiği, ayrıca diz kapağı ve femur alt ucunda altıncı derecede kemik kırığı meydana geldiği olayda,Hedef alınan vücut bölgelerinin yeri, atış mesafesi ve yönü, engel halin bulunmaması, mağdurda meydana gelen zararın ağırlığı birarada değerlendirildiğinde, sanığın eylemine bağlı olarak ortaya çıkan kastının yaralamaya yönelik olduğu anlaşıldığı halde, “kasten yaralama” suçundan, fakat temel ceza üst sınırdan belirlenmek suretiyle hüküm kurulması yerine, suçun niteliğinde yanılgıya düşülerek, yazılı biçimde “öldürmeye teşebbüs” suçundan hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu sebeple yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak (BOZULMASINA), 25/12/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.