Tebliğname No : 1 - 2011/351520MAHKEMESİ : Çorlu Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO : 11/03/2011, 2010/105 (E) ve 2011/38 (K)SUÇ : Tasarlayarak öldürme. TÜRK MİLLETİ ADINA Toplanan deliller karar yerinde incelenip, bozma nedeni saklı kalmak kaydıyla, sanık İbrahim'in öldürme suçunun sübutu kabul, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebinin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık İbrahim müdafiinin temyiz dilekçesinde ve duruşmalı incelemede eksik incelemeye, ölümle eylem arasında illiyet bağının bulunmadığına, yasal savunma koşullarının oluştuğuna ilişen, Cumhuriyet Savcısının eksik incelemeye yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Oluş, kabul ve dosya kapsamına göre; sanığın, olay günü saat:19.20 sıralarında maktülün işyerine gittiği, konuşma sırasında 700.000-TL.alacağını istemesi üzerine maktülün küfür ederek, sanığı işyerinden çıkardığı, aynı gün saat:23.00 sıralarında sanığın maktülü cep telefonundan arayarak işyerine gelmesini istediği, maktülden önce olay yerine gelerek ağaçların arasında pusu kurduğu, maktülün gelmesi üzerine de öldürme kastıyla, av tüfeği ile 4-5 el ateş ederek yaraladığı, maktülün tedavi gördüğü hastanede 30.08.2009 tarihindeöldüğü, Adli Tıp Kurumu 1.İhtisas Kurulu'nun 08.09.2010 tarihli raporuna göre, ölüm ile yaralanma arasında illiyet bağı bulunduğunun tespit edildiği olayda; Suçun tasarlanarak işlendiğinin kabulü için gerekli olan sanığın önceden maktulü öldürmeye karar vermesi, bu kararda sebat ve ısrar göstermesi, tasarladığı eylem ile suçun işlenmesi arasında tasarlamayı kabule elverişli bir sürenin geçmesi koşullarının gerçekleştiğini gösteren yeterli ve kesin kanıt bulunmadığı, maktülün sanığa hakaret etmesinin yarattığı tehevvür nedeniyle sanığın suçu işlediği anlaşılmakla, sanığın tahrik altında kasten insan öldürme suçundan cezalandırılması gerektiğinin düşünülmemesi, Bozmayı gerektirmekle, sanık müdafii ve Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazlarının bu itibarla kabulüyle, re'sen de temyize tabi bulunan hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), ceza miktarı ve tutuklulukta kalınan süre nazara alınarak, sanık müdafiinin tahliye talebinin reddine, 12/12/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.