TEBLİĞNAME : 1-B/2010/104020MAHKEMESİ :KARAMAN Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO :17.11.2009 - 179/262 SUÇ :Kasten insan öldürmek D.. G..'i kasten öldürmekten sanık K.. K..'ün yapılan yargılanması sonunda: Hükümlülüğüne ilişkin (KARAMAN) Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 17.11.2009 gün ve 179/262 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi sanık müdafii ile müdahil vekili taraflarından istenilmiş, sanık Kemal müdafii duruşma da talep etmiş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle: sanığın duruşmaya müdafii göndermemesi nedeniyle duruşmasız olarak incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi. TÜRK MİLLETİ ADINA Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçun niteliği tayin, cezayı azaltıcı takdiri indirim sebebinin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedeni dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin yasal savunmaya, katılan vekilinin suç niteliğine, haksız tahrik bulunmadığına yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine; Ancak; Oluşa ve dosya içeriğine göre; maktulun, sanığın kızı Fatma ile evliyken Fatma’nın açtığı boşanma davası sonucunda 11.09.2008 tarihinde boşandıkları, maktulun boşanma sürecinden başlayarak ve boşanmadan sonra sanığın kardeşi Ramazan’ı telefonla arayarak ve Ramazan’ın evine giderek eşini tehdit ettiği, sanığı ve ailesini telefonla arayarak tehdit ve hakarette bulunduğu, bir süre aynı servisle birlikte işe giderken boşandığı eşi Fatma’yı fiziksel olarak birkaç kez taciz ettiği, sanığın eşini ve çocuklarını dövdüğü olayda; olaydan önce süregelen ve devamlılık arz eden maktul ve yakınlarına yönelen haksız hareketlerin ulaştığı boyut dikkate alınarak, tahrik nedeniyle 12 ila 18 yıl arasında hapis cezası öngören 5237 sayılı TCK’nun 29.maddesi uygulamasında, alt ve üst sınırlar arasında bir ceza tayini yerine, yazılı şekilde 16 yıl hapis cezasına hükmedilmesi suretiyle fazla cezaya hükmedilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak (BOZULMASINA), 27.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.