Tebliğname No : 1 - 2011/357153MAHKEMESİ : Çorlu Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO : 20/10/2010, 2009/471 (E) ve 2010/292 (K)SUÇ : Kasten öldürme TÜRK MİLLETİ ADINA Oluşa ve dosya içeriğine göre; maktülün sanığa ait birahanede garson olarak çalıştığı, olay günü iş bırakma nedeni ile aralarında çıkan tartışmada sanığın maktüle tokat atması üzerine maktülün bıçakla sanığın göğüs, karın ve diz üstüne vurarak yaşamsal tehlike geçirmesine neden olacak şekilde yaraladığı, sanığın da elindeki bira bardağı, tekme ve yumruklarla kendisini savunduğu, tanık Şaban'ın da araya girerek maktülün saldırısını engellemeye çalıştığı sırada sol kalçasından bıçakla yaralanarak geri çekildiği, buna rağmen maktülün bıçakla saldırısının devam etmesi üzerine sanığın maktülün bıçak tutan elini tuttuğu ve yere düşerek boğuşmaya başladıkları, boğuşma esnasında maktülün boyun sağ bölgesinden sanık tarafından bıçakla yaralandığı, tanıkların sanık ile maktülün boğuştuklarını gördükleri, ancak bıçaklanma anını net olarak gören tanık bulunmadığı, sanığın maktül ile beraber yere düştükten sonra sanığın mağdura vurmaya devam ettiği, maktülün direncinin kırıldığını anlaması üzerine üzerinden kalkarak kendi tedavisini yaptırmak üzere tanık Suat ile birlikte hastaneye gittiği, maktülün de olay yerinden kalkarak dışarı çıktığı ve birahane dışında sokakta kendinden geçerek yere düştüğü, olay yerine gelen ilk yardım ekibi tarafından yapılan müdahalenin ardından kaldırıldığı hastanede vefat ettiği, alınan otopsi raporuna göre ölümünün kesici delici alet yaralanmasına bağlı omur kesisi ile birlikte büyük damar kesilmesinden gelişen dış kanama olduğu, yine Adli Tıp Kurumu l.İhtisas Kurulu'nun raporuna göre "maktülün yaralanmasının cam kırığından ziyade kesici delici aletle oluşmuş nitelikte olduğu ve bıçak olan eli tutulmak sureti ile boğuşma anında yere düşmesiyle oluşmasının mümkün olduğunun" belirtildiği olayda, sanık Cumali'nin gerçekleşmekte olan haksız ve tekrarı muhakkak bir saldırıyı o anki hal ve koşullara göre saldırıyla orantılı bir şekilde defetme zorunluluğu içerisinde ve meşru savunma koşulları altında maktülü öldürdüğü anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK.nun 25 ve 5271 sayılı CMK.nun 223/2-d maddeleri uyarınca sanık Cumali'nin hakkında ceza verilmesine yer olmadığına ve beraatine karar verilmesi yerine yazılı şekilde cezalandırılmasına karar verilmesi, Yasaya aykırı olup, sanık müdafiinin dilekçesinde ve duruşmalı incelemede yaptığı temyiz itirazlarının bu nedenle kabulüyle hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak (BOZULMASINA), 14/11/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.