TEBLİĞNAME : 1-B/2009/269798MAHKEMESİ :BAKIRKÖY Yedinci Ağır Ceza MahkemesiTARİH VE NO :13/05/2009 - 697/115SUÇ :Kasten öldürmeye teşebbüs R.. E..'ı kasten öldürmeye teşebbüsten sanıklar H.. P.. ile Y.. K..'nun yapılan yargılanmaları sonunda: Hükümlülüklerine, yağmadan beraatlerine ilişkin (BAKIRKÖY) Yedinci Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 13/05/2009 gün ve 697/115 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi C.Savcısı ile sanıklar müdafii taraflarından istenilmiş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle; incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi. TÜRK MİLLETİ ADINA Sanık H.. P.. ve Y... K..’nun kasten insan öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün yapılan temyiz incelemesinde;Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin ile tahrikin derecesi takdir kılınmış ve savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedeni dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin yasal savunmanın varlığına, O Yer Cumhuriyet Savcısının suç vasfına yönelik yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, Ancak; A) Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesinin 12/05/2004 tarih 2259 sayılı raporunda belirtildiği üzere, mağdurun baş bölgesinde 2 adet, göbek seviyesinde batına nafiz 4 adet, sol lomber (bel) bölgede ve sol gluetal bölgede birer adet, sağ ve sol hemitoraks aksiler bölgede birer adet ve sırtta yüzeysel çok sayıda kesici delici alet yaralarının bulunduğu, göbek çevresinde karın boşluğuna geçerek iç organ lezyonlarına neden olan 4 adet kesici yaranın ayrı ayrı ve birlikte hayati tehlikeye maruz kıldığı, 25 gün iş ve güçten kalır şekilde, sağ koltuk altı üzerinde göğüs boşluğuna geçerek pnömotoraksa neden olan 1 adet kesici delici alet yarasının hayati tehlikeye maruz bıraktığı, 25 gün iş ve güçten yoksun kıldığı ve tüm yaraların ise 45 gün iş ve güçten mahrum ettiği göz önüne alındığında yaraların sayısı, nitelikleri, yaşamsal bölgede bulunmalarına göre, teşebbüs nedeniyle 9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası öngören 5237 sayılı TCK.nun 35.maddesi uygulanırken meydana gelen zararın ağırlığı dikkate alınarak cezanın üst sınıra yaklaşılarak belirlenmesi yerine 9 yıl olarak belirlenmesi, b) Kabul ve oluşa göre; Mağdurun sanık Y.. K..’ya karşı kendisiyle cinsel ilişkide bulunmaya zorlayıcı söz ve davranışlarının olmadığı sadece, sanık Y..’a hakarette bulunduğu göz önüne alındığında, mağdurdan kaynaklanan haksız tahrikten ötürü 1/4 ila 3/4 arasında hapis cezası öngören 5237 sayılı TCK.nun 29. maddesi uyarınca mevcut haksız tahrik nedeniyle uygulama yapılırken asgari düzeyde indirim yapılması gerektiğinin gözetilmeyerek yazılı şekilde 2/4 oranında indirim yapılması, c) Sanıkların yağma suçundan beraatlerine dair kurulan hükmün yapılan temyiz incelemesinde; Sanıklarla birlikte olay akşamında kendine ait eve gelen mağdurun, sanık Hakan’a cinsel ilişki teklifinde bulunduğu, sanığın kabul etmediği, akabinde sanıklarla mağdur arasında tartışma çıktığı, çıkan tartışma sonunda sanıkların mağduru raporda belirtildiği şekilde yaralayıp etkisiz hale getirdikten sonra yağma kastı olmaksızın mağdura karşı cebir, şiddet kullanmaksızın, rızasına aykırı olarak mağdura ait otomobilin anahtarını alıp mağdurun evinin önündeki park halindeki aracı çalıştırıp oradan ayrıldıktan sonra aracı, mağdurun yakını olan Kenan adlı şahsın F.. H.. semtindeki evinin önünde kontak anahtarını üzerinde olacak şekilde bırakarak terk ettikleri, otomobil içindeki cep telefonunu ise alarak sattıkları ve bu şekilde hırsızlık suçunun unsurları oluştuğu halde, delillerin yanlış değerlendirilmesi suretiyle yağma suçundan beraat kararı verilmesi, Yasaya aykırı bulunduğundan, O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), 19/12/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.