TEBLİĞNAME : 1-B/2010/265027MAHKEMESİ :İNEBOLU Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO : 22/01/2008 -33/2 SUÇ :Bilinçi taksirle adam öldürmek Bilinçi taksirle M.. Y..'ı öldürmekten sanık K.. K..'ın yapılan yargılanması sonunda: Hükümlülüğüne ilişkin (İNEBOLU ) Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 22/01/2008 gün ve 33/2 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi C.Savcısı, sanık müdafii ile müdahiller vekili taraflarından istenilmiş, sanık müdafii ile müdahiller vekili duruşma da talep etmiş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle; kararda açıklanan nedenle duruşmasız olarak incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi.TÜRK MİLLETİ ADINA 1) Katılanlar vekilinin yetkisi bulunmadığından, sanık müdafiinin ise hükmedilen cezanın miktarı itibariyle duruşma taleplerinin CMUK.nun 318. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir. 2) Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, cezayı azaltıcı sebeplerin bulunmadığı takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedeni dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafinin eksik soruşturmaya, suç vasfına, alt sınırdan ceza tayin edilmesi ve takdiri indirim hükümlerinin uygulanması gerektiğine, katılanlar vekili ile Cumhuriyet Savcılarının tasarlama bulunduğuna yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, Ancak;Oluşa ve dosya içeriğine göre; sanık ile maktul arasında arazi ihtilafı bulunduğu, bu ihtilaf nedeniyle olaydan bir ay kadar önce sanığın maktulü “bu tarla ya seni ya beni yer” diye tehdit ettiği, buna rağmen olay günü sanık ve maktulün ortak arkadaşları İ.. D.. ile birlikte av tüfekleri ve av köpeklerini de alarak ormana avlanmaya gittikleri, köpeklerin bir ara yanlarından uzaklaşması üzerine sanığın arkadaşı İsmail’i köpeklerin arkasından gönderdiği, çok kısa bir süre sonra bir el tüfek sesi duyan İsmail’in tekrar sanık ve maktulün yanına geldiğinde maktulü yerde vurulmuş vaziyette görünce sanığa maktule ne olduğunu sorduğu, sanığın önce galiba domuz çaldı, daha sonra intihar etti şeklinde cevap verdiği, İsmail’in ikna olmadığını görünce kaza ile vurdum dediği olayda; sanığın soruşturma ve kovuşturma aşamasında alınan kendi içerisinde çelişkili, suçtan kurtulmaya yönelik ifadelerine itibar edilmesinin mümkün bulunmadığı, tanık H.. D..’in beyanı ile Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinin raporu ve olay yerinde yapılan inceleme sonunda ateş edilen yer ile maktulün cesedinin bulunduğu yer arasında beş metre kadar bir mesafe olup arada görüşü engelleyici herhangi bir mani durumunun bulunmadığının tespit edilmesi karşısında, sanığın kasten öldürme suçundan cezalandırılması gerekirken yazılı gerekçelerle bilinçli taksirle öldürme suçundan hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, katılanlar vekili ile Cumhuriyet Savcılarının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün CMUK.nun 321. maddesi uyarınca tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), sanığa verilen cezanın miktarı, bozma nedeni ve tutuklulukta geçirdiği süre dikkate alınarak sanık müdafiinin tahliye talebinin reddine, 13/12/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.