Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 770 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 8202 - Esas Yıl 2011





Tebliğname No : 1 - 2011/278140MAHKEMESİ : Bakırköy 8. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO : 18/03/2011, 2005/116 (E) ve 2011/55 (K)SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs TÜRK MİLLETİ ADINA Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış , savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedeni dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine; Ancak; Dosya içeriğine göre; sanığın olay günü katılanın kahvehanesinde içtiği çayın parasını vermediği, birkaç kez bu durumu tekrarladığı, içtiği çayın talep edilmesi üzerine hiçbir kuvvetin kendisinden para alamayacağını belirtmesi üzerine çıkan tartışmayı müşterilerin ayırdığı, aynı gün saat 17.30 sıralarında sanığın tekrar kahvehane önüne gelerek katılanla tekrar tartıştığı sırada çıkardığı bıçakla mağduru batın ve uyluk bölgelerinden toplam 3 defa vurarak yaraladığı, batın sol alt kadrandaki yaranın batına nafiz olmakla beraber iç organ tahribatı yapmadığı, diğer yaraların ise yumuşak doku seyirli olduğu, sanığın engel hal olmamasına rağmen eylemine son verdiği olayda; Batın bölgesindeki yaralardan sadece birinin yaşamsal tehlike doğurması,engel bulunmadığı halde sanığın eylemini sürdürmemesi, kastının öldürmeye yönelik olduğuna ilişkin kesin kanıtların bulunmadığı, bu durumun şüphede kaldığı anlaşıldığı halde, yaralama suçundan hüküm kurulması gerekirken, suç niteliğinde yanılgıya düşülerek kasten insan öldürmeye teşebbüs suçundan hüküm kurulmak suretiyle fazla ceza tayin edilmesi, Kabule göre de; Teşebbüs nedeni ile 9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası öngören 5237 sayılı TCK.nun 35 maddesi ile yapılan uygulama sırasında, zarar ve tehlikenin ağırlığı dikkate alınarak alt ve üst sınırlar arasında makul bir ceza verilmesi yerine 15 yıl hapis cezasına hükmedilerek fazla ceza tayini; Yasaya aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünce hilafına BOZULMASINA, 14/02/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.