Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7561 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 4673 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No: 1/B - 2012/93128MAHKEMESİ : Konya 2. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ ve NO : 12/01/2012, 2011/414 (E) ve 2012/11 (K)SUÇ : Kasten yaralama TÜRK MİLLETİ ADINA 1- Sanıklar Süleyman ve Recep’in, mağdur Mehmet’i yaralama suçları ile ilgili olarak CMK.nun 231/5 maddesi uyarınca verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karar, CMK.nun 231/12 maddesine göre itiraz yoluna tabi olup, temyiz kabiliyeti bulunmadığından, mahallinde itiraz mercii tarafından gereği yapılmak üzere dosyanın bu suç yönünden inceleme yapılmaksızın itiraz merciine gönderilmek üzere CMK.nun 264 maddesi uyarınca Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 2- Sanık Süleyman’ın bir süre yanında işçi olarak çalıştığı mağdur İsmail’den olan alacağını almak amacıyla olay günü yanında kardeşi sanık Recep de bulunduğu halde mağdurun işyerine gittiği ve mağdurdan borcunu ödemesini istediği, mağdurun daha sonra gel demesi nedeniyle aralarında tartışma çıktığı ve bu tartışma sırasında sanık Süleyman’ın mağdura küfrettiği, mağdurun da sanıkların üzerlerine yürüyüp sanık Süleyman’a vurduğu, bunun üzerine sanıkların yanlarında bulunan bıçakları çekip, mağduru yaraladıkları olayda; ilk haksız hareketin sanıklardan geldiği kabul edilse dahi etki tepki dengesi dikkate alındığında mağdurun sanıkların vücut bütünlüğüne yönelik saldırısı nedeni ile tahrikte dengenin sanıklar lehine bozulduğu nazara alınarak sanıklar hakkında tahrik hükümlerinin uygulanmasında isabetsizlik görülmediğinden, tebliğnamedeki sanıklar lehine haksız tahrik hükmün uygulanmaması gerektiğine yönelen bozma düşüncesi benimsenmemiştir. 3- Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıklar S.. D.. ve R.. D..’in mağdur İsmail’i silahla yaralama suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçlarının niteliği tayin, cezayı azaltıcı tahrik ve takdiri indirim sebebinin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle değerlendirilip reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmediğinden, sanıklar müdafiinin eksik incelemeye, olası kast hükümlerinin uygulanması gerektiğine, Cumhuriyet Savcısının haksız tahrik hükmünün uygulanmaması gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine; Ancak; a) Sanıklar Süleyman ve Recep’in ellerinde bulunan bıçaklarla mağdura saldırıp, mağduru göğüs sol, epigastrik, sağ skapula ve anal bölgeden olmak üzere toplam dört bıçak darbesiyle karaciğerde lezyona ve yaşamsal tehlike geçirmesine neden olacak şekilde yaraladıkları olayda; 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası öngören TCK.nun 86/1. maddesi ile uygulama yapıldığı sırada meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı birlikte değerlendirilerek sonuca etkili olacak şekilde makul bir cezanın belirlenmesi yerine 1 yıl 4 ay hapis cezasına hükmedilmesi suretiyle eksik ceza tayini, b) Kabule göre; temel cezanın TCK.nun 86/1. maddesi uyarınca 1 yıl 4 ay hapis cezası olarak tayin edilip, suçun silahla işlenmesi nedeniyle TCK.nun 86/3-e maddesiyle bu miktardan 1/2 oranında artırım yapılarak belirlenen 1 yıl 12 ay hapis cezası üzerinden, mağdurun yaşamsal tehlike geçirmesi nedeniyle aynı Kanunun 87/1-d maddesi gereğince bir kat artırım yapılarak 2 yıl 24 ay hapis cezasına hükmedildikten sonra, TCK.nun 87/1-son maddesi uyarınca 5 yıl hapis cezasına hükmedilmesi gerekirken, “verilecek ceza 5 yıldan az olamayacağından meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı da gözetilerek takdiren ve teşdiden 6 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına” şeklinde karar verilmesi suretiyle fazla ceza tayini, Yasaya aykırı ve sanıklar Süleyman ve Recep müdafii ile Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle, sanıklar hakkında kurulan hükümlerin tebliğnamedeki düşünceden farklı gerekçe ile BOZULMASINA, 09.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.